Doğada bulunan 4 element; hava, su, toprak ve siyaset! Evet, yanlış okumadınız siyaset! Yatıyoruz kalkıyoruz siyaset! Yemek yerken siyaset, maç izlerken siyaset, sporda siyaset, müzikte siyaset, koşarken, uçarken, kaçarken, yürürken siyaset! Siyaset hayatımızın her alanında, onsuz bir şey yapamıyoruz. Durum böyleyken şehrimizde siyasetten anlamayan bürokratların siyaset yapmaya çalışmaları ise alışmadık yerde don durmadığı gibi bizlere tuhaf geliyor. Alışırız alışmasına ama inşallah iş işten geçmez!
Siyaset nikotin gibi bağımlılık yapar. Siyasetçinin ise kürsüsüz ve mikrofonsuz hayatını sürdürmesi olanaksızdır. Siyaset onlar için yaşam biçimi, hayatta var olma nedenleridir. Tabii ki bunu her siyasetçi için söyleyemeyiz. Burada rantçı grubu ayırmak gerekiyor. Şehrin siyasi geçmişine baktığınızda aklınıza çok fazla siyasetçi gelmez. Çünkü şehrimizde iyi bir siyasetçi kolay kolay yetişmiyor. Çoğu gelip geçici, görev süresi bittiğinde unutulup gidiyor.
Ama bir Mehmet Sağlam’ın, Mehmet Sabancı’nın, Ali Sezal’ın, Hacı Ali Özal’ın, Fırat Görgel’in oluşturduğu ahlak, kültür, aidiyet üzerinden zaman geçse de canlılığını koruyor. Kim geçmişlerine baksa olumlu bir şekilde yâd edebiliyor. Siyaseti herkes yapıyor ama gönüle dokunmasını bilmiyor. Birçoğu hak etmediği görevi işgal edip fosilleşiyor.
Yaşının ilerlemesine rağmen ise Mehmet Sabancı ağabeyimiz hala gerek şehir içinde gerek şehir dışında ziyaretlerini sürdürerek gönül almaya devam ediyor. Bana göre gerçek gönül siyasetini o yapıyor.
Diğer taraftan birçok Ak Partili gözü yaşlı bir şekilde Fırat Görgel siyasetini özlüyor ve Görgel için partide üst düzey bir görev bekliyor. Bilindiği üzere Görgel genel merkezin isteğiyle istifa edip belediye başkanlığı için aday adayı olmuştu. O günden bu yana çizgisini bozmayarak sabırla görev almayı bekliyor. O günlerde Görgel’in yerine önce Ali Köfte sonra ise genç siyasetçi Mücahit Kara atanmıştı. Kara’nın teşkilata yeni bir heyecan yeni bir soluk getirmesi partililerde büyük bir beklenti yaratmış durumda. Şu ana kadar çalışmalarını başarılı bir şekilde yürüttüğünü söyleyebiliriz.
Diğer taraftan Ak Parti, Mustafa Taşhan gibi önemli bir siyasetçiyi kaybetmekle bence çok büyük hata yaptı. Bu hatayı ilerleyen zamanlarda daha fazla hissedecek gibi duruyor.
MHP’de ise görev bekleyen, yaşam felsefesi partisi olan, bozkurt Adem Gürz’ün aktif siyaset içerisinde gördüğümüzde partiye ayrı bir heyecan, ayrı bir hava katacağı ön görülüyor.