Fatih Mehmet Maçoğlu yakın bir geçmişte yaptıklarıyla bizlere belediyelerin nasıl katma değeri yüksek ürün elde edebileceğini göstermiş oldu. Önce Ovacık’ta sonra Tunceli’de yaptıklarıyla hepimize parmak ısırttı. Bununla birlikte her şeyin maddi sermaye olmadığını görmüş olduk.
Maalesef bizler bir şeyler yapmak için birileri harekete geçmeden adım atmıyoruz. Sanırım yeni bir şeyler üretmek için kendimizde cesaret bulamıyoruz. İşin temel sorunu da bundan kaynaklanıyor!
Afşin belediyesinin 6 yıl önce 15 saksıya dikmiş olduğu lavantalardan EFSUS adında bir marka çıkacağını sanırım bir kişiden başka kimse inanmamıştır. Bu kişide tabi ki Belediye başkanı Fatih Mehmet Güven’den başkası değil, Sayın Başkanın ileri görüşlü olması burada Afşin’e çıta atlatacak. Nasıl mı? Lavanta’dan üretilen 11 çeşit kozmetik ürünleriyle! 16 saksıyla başlayan serüven şimdilerde 380 dekarlık alanda üretilme başlanmış.
e- ticaret siteleri bu markadan alabilmek için belediyenin kapısını aşındırmaya devam ediyor. Bunların içerisinde dünyaca tanınmış markalarda var. Yani yakın bir zaman içerisinde Afşin’in EFSUS markası dünya’ca tanınmış olacak. Tabi ki sadece lavanta değil, belediye gül üretmeye başladı, bunun sonuçlarını da önümüzdeki yıl göreceğiz. Ve yeni yeni ürünler yani ardıç tohumu, zambak’ında ekimine yakın bir zamanda başlanılması bekleniyor. Bu projelerin gerçekten Afşin’e çok büyük ekonomik getirisi olacak, Fatih Bey’in de dediği gibi yakın bir zaman içerisinde “Afşin belediyesi paraya para demeyecek.” Kendilerini yapmış oldukları bu öz verili çalışmalardan dolayı kutluyor, tebrik ediyoruz.
Gerçekten Ak Parti’de değil de başka bir partinin belediye başkanı olsaydı, komünist Başkan olarak lanse edilir, gereğinden fazla reklamı yapılırdı. Maalesef bizler bu markamıza yeteri kadar sahip çıkamıyoruz. Örneğin en azından şehrimizde EFSUS markasının ürünlerinden başka ürün kullanmamız gerekiyor. Çünkü sahiplenme, aidiyet böyle yapılır.
Tabi ki Nurhak gibi Elbistan gibi belediyeler lavanta’nın bu kadar etkili olduğunu anlayınca kendilerde sanki başka bir ürün bulamamış gibi lavanta ekmeye başladılar. Ya bırakalım da Afşin lavanta ve ashabı kehf ile Nurhak başka bir ürünle, Elbistan başka bir ürünle, Türkoğlu çilek ile Onikişubat Expo ve uğur böcekleriyle, Çağlayancerit ceviziyle, Dulkadiroğlu germenicia ile Göksun elmasıyla anılsın! Ne yazık ki; bizler çocuk gibi her gördüğümüzden istiyoruz ama onu elde etmek için hiçbir şey yapmıyoruz. Keşke her belediye kendi katma değeri yüksek ürünlerini markalaştırabilse! Bizim birbirimizle uğraşmayı bırakıp Afşin’i örnek alarak katma değeri yüksek markalar çıkarmamız lazım.
Son pişmanlık fayda etmiyor!
Nurhak demişken geçtiğimiz günlerde belediye başkanıyla görüşmek için ilçeye gittik. Ama keşke gitmeseydik, gittiğimize gideceğimize bin pişman olduk. Yaklaşık 1,5 saat gibi bir süre beklememize rağmen Başkan Bey tenezzül edipte bizlerle görüşmedi. Nurhak halkı kadirşinas’dır ama bunu biz başkanda göremedik. İlçedeki esnaf ve vatandaşlarla görüştüğümüzde ise Ahmet Akkuş başkanın dönemini mumla aradıklarını söylediler. Nurhak için hayırlısı olsun, eminim böyle olduğunu bilseler onlarda bu durumu kabul etmezlerdi.