Yerel Basını Yanlış Anlamak!

GÜNDEM 21.07.2019 - 10:47, Güncelleme: 30.06.2021 - 18:34
 

Yerel Basını Yanlış Anlamak!

Basının “dördüncü kuvvet” sözü basın ve yayın organlarının gücünü ifade etmek için kullanılan bir sözdür. Yasama, yürütme ve yargı gücünden sonra basın gücünün gelmesi, bu gücün ne kadar önemli olduğunu bize gösteriyor.

Ama maalesef basının gücünü yanlış kullanarak mesleği ayaklar altına düşüren meslektaşlarımız var. Bunun yanında ise basının gücünü önemsemeyen, tanımayan, hor gören yöneticiler de mevcut! Şehrimizde gerçek anlamda gazetecilik yapmak o kadar çok zorlaştı ki; bir kurumu veya kuruluşu övücü bir haber yapsanız yandaş, eleştirel bir haber yapsanız muhalefet olarak nitelendiriliyorsunuz! İş bununla da kalmıyor ilan ve reklam vermemekle sizi cezalandırıyorlar! Değerli gazeteci büyüklerim bu konuya daha vakıftırlar. Gerçek anlamda gazetecilik yaparak ayakta durmak çok zordur. Doğru söyleyeni dokuz köyden kovdukları gibi gazeteciyi de o köyde barındırmazlar. Gazeteci hiç kimsenin marabası ve yoldaşı değildir. Gazeteci hiçbir zaman holigan gibi hareket etmemelidir. Eğer ediyorsa tarafsızlığını kaybeder taraflı gazeteci olur. Gerçi günümüzde tarafsız gazeteci kalmadı. Herkes bir tarafın yolunun yolcusu. Önemli olan onun bunun yolundan değil halkın yolundan gitmek. Politikacılar rolünü oynayıp zamanı geldiğinde giderler ama halk hep yerindedir. Halktan yana olmayan her şey yok olmaya mahkûmdur. Öteden beri özlenen tarafsız basın, çok az istisna ile bizde hiç olmadı. Basın genellikle iktidarın sesi olmayı, devlet imkanlarını kullanabilmek için daha uygun görüyor. İş adamları ve işletmeler, hükümetten ve bürokrasiden korktukları için muhalif gazetelere reklam veremiyor. Reklam alamayan gazeteci ise farklı şekilde reklam alma çabası içerisine girebiliyor. Basını yeri geldiğinde herkes eleştirebiliyor ama iş destek konusuna geldiğinde kimse elini cebine atmıyor. Şehrimizde günlük çıkan iki gazete olmasına rağmen ekonomik olarak çok zor durumdalar. Buradaki zararlarını farklı alanlardan takviye ederek kurtarıyorlar. Onlarca yerel internet sitesi ise tam bir dar boğazda ve farklı arayış içerisindeler. Maalesef yerel basın şehrimizde yeteri kadar destek alamadığı gibi halkın önüne paspas olarak kullanılması için atılmak isteniyor. Ve basının bu zor günlerinde destek yerine köstek olma çabası içerisinde olan yöneticileri de görüyoruz. Bizlerde basının içinde bulunduğu zor duruma dikkat çekme adına yayın durdurma eylemi yapmayı düşünüyoruz. Belki bu sayede yerel basının önemine azda olsa birazcık dikkat çekeceğimizi düşünüyorum.
Basının “dördüncü kuvvet” sözü basın ve yayın organlarının gücünü ifade etmek için kullanılan bir sözdür. Yasama, yürütme ve yargı gücünden sonra basın gücünün gelmesi, bu gücün ne kadar önemli olduğunu bize gösteriyor.

Ama maalesef basının gücünü yanlış kullanarak mesleği ayaklar altına düşüren meslektaşlarımız var. Bunun yanında ise basının gücünü önemsemeyen, tanımayan, hor gören yöneticiler de mevcut!

Şehrimizde gerçek anlamda gazetecilik yapmak o kadar çok zorlaştı ki; bir kurumu veya kuruluşu övücü bir haber yapsanız yandaş, eleştirel bir haber yapsanız muhalefet olarak nitelendiriliyorsunuz! İş bununla da kalmıyor ilan ve reklam vermemekle sizi cezalandırıyorlar! Değerli gazeteci büyüklerim bu konuya daha vakıftırlar. Gerçek anlamda gazetecilik yaparak ayakta durmak çok zordur. Doğru söyleyeni dokuz köyden kovdukları gibi gazeteciyi de o köyde barındırmazlar.

Gazeteci hiç kimsenin marabası ve yoldaşı değildir. Gazeteci hiçbir zaman holigan gibi hareket etmemelidir. Eğer ediyorsa tarafsızlığını kaybeder taraflı gazeteci olur. Gerçi günümüzde tarafsız gazeteci kalmadı. Herkes bir tarafın yolunun yolcusu. Önemli olan onun bunun yolundan değil halkın yolundan gitmek. Politikacılar rolünü oynayıp zamanı geldiğinde giderler ama halk hep yerindedir. Halktan yana olmayan her şey yok olmaya mahkûmdur.


Öteden beri özlenen tarafsız basın, çok az istisna ile bizde hiç olmadı. Basın genellikle iktidarın sesi olmayı, devlet imkanlarını kullanabilmek için daha uygun görüyor. İş adamları ve işletmeler, hükümetten ve bürokrasiden korktukları için muhalif gazetelere reklam veremiyor. Reklam alamayan gazeteci ise farklı şekilde reklam alma çabası içerisine girebiliyor. Basını yeri geldiğinde herkes eleştirebiliyor ama iş destek konusuna geldiğinde kimse elini cebine atmıyor.

Şehrimizde günlük çıkan iki gazete olmasına rağmen ekonomik olarak çok zor durumdalar. Buradaki zararlarını farklı alanlardan takviye ederek kurtarıyorlar. Onlarca yerel internet sitesi ise tam bir dar boğazda ve farklı arayış içerisindeler. Maalesef yerel basın şehrimizde yeteri kadar destek alamadığı gibi halkın önüne paspas olarak kullanılması için atılmak isteniyor. Ve basının bu zor günlerinde destek yerine köstek olma çabası içerisinde olan yöneticileri de görüyoruz. Bizlerde basının içinde bulunduğu zor duruma dikkat çekme adına yayın durdurma eylemi yapmayı düşünüyoruz. Belki bu sayede yerel basının önemine azda olsa birazcık dikkat çekeceğimizi düşünüyorum.

Habere ifade bırak !
Habere ait etiket tanımlanmamış.
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve fisiltihaber.com.tr sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.