Her ne kadar vatandaşlarımıza hizmet amaçlı da olsa, Kahramanmaraş’ın ulaşımını olumlu olduğu kadar olumsuzlukları da var.  Trafikte kargaşaya, anlaşmazlıklara sebep olan  toplu taşıma araçları, şoförlerinin pervasızca davranış ve tutumları…   Her meslek grubunda olduğu gibi toplu taşıma şoförleri arasında da bir takım çürük elmalar mevcut, bu çürük elmalar hem toplum üzerinde kötü etkiler bırakmakta hem de görevini en iyi şekilde yerine getiren insanlar üzerinde kötü bir etki yaratmaktadır. Hani derler ya halk arasında " Bir dana bir naharı......"diye o misali çok az bir kesimde olsa toplum üzerinde kötü imaj bırakmaktalar, hal böyle olunca diğer şoförler görevlerini ne kadar iyi yaparsa yapsınlar insanların gözüne her zaman yanlış yapılan kötü olaylar çarpar ve hafızalarında kalır.    Şoförler bizde ekmek parası için çalışıyoruz diyebilirler, ancak bir insanın görevini veya işini en iyi şekilde yapmaya çalışması ayrı; İnsanlara mağduriyet yaşatacak şekilde yapması ayrıdır.     Bende bu konuda başımdan geçen bir olayı sizlerle paylaşmak istiyorum. "Rehberlik araştırma merkezinde saat 13’de randevumuz var, erkenden gidelim diye saat 12 de otobüs durağına benim oğlanla beraber geldik ve belediye otobüsünü bekliyoruz. Gelen belediye otobüs şoförüne soruyorum RAM’dan kaç numara geçer diye. Biri "beş numara geçer abla" dedi. Beş numarayı beklemeye başladık, bir müddet sonra geldi. Dulkadiroğlu RAM'a gidiyor musun? Diye sordum "RAM nerede ki" dedi. Bir belediye otobüs şoförü Maraş'ın en iyi bilinen RAM 'ın nerde olduğunu bilmiyor, aman Allah’ım!  Sonra üç numara geldi ona da sordum RAM ' a yakın bir yerden geçiyor musunuz diye. Orası neresi ki abla diyor bana, velhasıl en sonunda beş numaraya bindik epeyce bir gittikten sonra şoföre, ben buraları bilmiyorum, RAM' a gelince bizi indirir misin dedim.   Şoför: ben RAM nerde bilmiyorum, sen Dulkadiroğlu rehberlik araştırma merkezine gideceğim dedin. Burası Dulkadiroğlu Mahallesi seni burada indireyim, şu yolu takip et git abla caddeyi bulursun orada birilerine sor dedi. Bende oğlumla beraber o yolu takip edip ilerlemeye başladık. O kadar yolu yürüdüğümüz halde bir türlü ana caddeye ulaşamadık, bir bakkala sordum caddeye çok mesafe var mı diye, bana 1 km yürürseniz caddeye varırsınız dedi. Tekrar bir telaşla hızlı adımlarla yürümeye başladık; yürüdük denilirse, âdeta koştuk...     Uzun bir koşuşturmadan sonra caddeye vardık. Bir vatandaşa RAM'ın nerde olduğunu sordum, caddeden yüz metre sağ tarafa doğru ilerlersek karşımıza çıkacağını söyledi. Bu arada üç numara belediye otobüsü de yanımızdan geçti.    Rehberlik araştırma merkezine ulaştığımızda saat 14. 30 olmuştu. Böylece toplu taşıma şoförü nedeniyle büyük bir mağduriyet yaşamış olduk. Bir otobüs şoförü gittiği güzergâhta nerde ne var bilmez mi? Madem gidip geldiğin yerleri bilmiyorsun bir öğreniver. Bir taraftan insanlara olur olmaz yerlerde mağduriyet yaşatırlar. Diğer taraftan insanların hayatlarını hiçe sayarak trafik magandalığı yaparlar, yetkililerin buna bir dur demesi ve şoförlerin eğitilmesi gerektiğini düşünüyorum .