Kadın cinayetlerine devlet olarak ta toplum olarak ta dur diyemedik ne yazık ki!   İçimiz kan ağlıyor her canın vahşice katledilişinde. Haktan revamı bu, kadın olduk anne olduk diye suç mu işledik?    İki bin yirmi'nin son günlerinde bir günde üç tane kadın, kanı-ciğeri beş para etmezler tarafından öldürüldü...   Yeni yıl yeni umut dedik fakat yeni yılda da kadın cinayetleri art arda işleniyor. Öyle cinayetler işleniyor ki kanımız donuyor âdeta. Vahşet vahşet! Bir insan nasıl canice bir cana kıyar ve katleder? Üstelik çocuklarının gözü önünde, soruyorum size insan öldürmek bu kadar kolay mı? Neden önlemler alınmaz? Neden imzalanan sözleşme uygulamaya konmaz? Neden caydırıcı en ağır cezalar getirilmez?   Bıçak kemiğe dayandı artık yetkililer ne yapacaklarsa yapsınlar, daha fazla canlar yanmasın, çocuklar boynu bükük anneler gözü yaşlı kalmasınlar...    Whatsap durumda paylaştığım kadın olmak suç mu? Sorusuna kıymetli Fatma ablam şöyle yazmış "Kadın bir annedir, kadın bir eştir, kadın bir arkadaştır, kadın düşmanlığı yapanlar kadından doğmamış mı? Kadın ANNE'DİR ANNE, KADINA ŞİDDETE HAYIR " diyor.  Evet, her şeyden önce kadın ANNE'DİR. Kadını katleden caniyi doğurandır, onu emzirip büyütendir, kadın Allah'ın bir emanetidir. Toplum olarak ta birey olarak ta emanete sahip çıkamıyor, koruyup kollayamıyorsak İNSANLIĞIMIZI sorgulamamız gerekiyor diye düşünüyorum...          Yıl 2021 milenyum çağında yaşıyoruz ve kadınlar ayaklar altında. Hunharca öldürülüp yakılanımı dersin, Kolu-bacağı-kaburgası kırılanımı, kolundan tutulup sürüklenenimi dersin, yüzüne-gözüne kezzap atılanımı, hangisini diyelim, hangisini yazalım ucu-bucağı yok...    Atalarımız binlerce yıl önce kadına çok değer vermişlerdir. Ailenin temel taşını oluşturan kadın, aile içinde, toplumda ve devlet yönetiminde söz sahibi olmuş zaman zaman da devleti yönetmiştir. Özellikle Avrupa Hun Devletinde, Göktürk ve Uygurlarda hatunlar devlet yönetiminde söz sahibi olmuş ve devlet yönetimine katılmışlardır. Aynı zamanda İskitler konar-göcer olmalarına rağmen yani at arabası üzerinde yaşamlarını sürdürmelerine rağmen kadınları yönetimde söz sahibi olmuş ve savaşlara katılmışlardır. Daha sonraki devletlerde de ( Babürlüler, Büyük Selçuklular, Türkiye Selçukluları, Osmanlı devleti... vs gibi) bir çok devlette kadın her daim devlet yönetiminde, toplumda söz sahibi olmuş ve değerli kılınmıştır. Türklerin kadına verdiği değerden dolayı yaşadıkları topraklara "ANAVATAN " demişlerdir...            Günümüzden binlerce yıl önce kadına devlet yönetiminde, toplumda ve aile içinde değerler verilip baş tacı yapılmıştır ancak günümüzde canı sıkılan, kafası esen hiç gözünü kırpmadan kadını öldürüyor. Birde öldürdüğü ile kalmıyor boğazını kesip yakıyor. Bu nasıl bir ruh hali nasıl bir vahşet kanımız donuyor nutkumuz duruyor âdeta. Nasıl bu hale geldik?         Tabi ki İNSANLIĞIMIZI kaybederek, İlk önce yüreğimiz gitti yavaş yavaş, yerine kocaman bir taş oturdu. Ardından vicdanımız; Vicdanımızın terazisi bozuldu her geçen gün. Terazinin bir tarafına ne kadar kötülük ve günahlar varsa doldurduk. Vicdanımızın ardından toplumu saran cehalet kendini gösterdi. Nasıl mı? Bilgisizlik, şiddet, öfke, saldırganlık, kibir, ego, saygısızlık... Vs gibi kötü davranışlarla. Bunların hepsi bir araya geldiğinde kadın cinayetleri kaçınılmaz oldu.      Her gün kadın cinayetleri haberleri ile açıyoruz TV çok üzücü ve can yakıcı değil mi? Umut ediyorum ki en kısa zamanda gerekli tedbirler alınarak kadın cinayetlerinin önüne geçilir ve kadın hak ettiği değeri görür. KADINLARIMIZ ÖLMESİN ÇOCUKLARIMIZ BOYNU BÜKÜK KALMASINLAR.