Şeker, Doğa ana isyanda, kıyametimiz mi yakın?

GÜNDEM 04.05.2020 - 23:02, Güncelleme: 30.06.2021 - 18:34
 

Şeker, Doğa ana isyanda, kıyametimiz mi yakın?

MARTI Kahramanmaraş Tabii Hayata ve Hayvanlara Işık Derneği Başkanı, HAYTAP Kahramanmaraş İl Temsilcisi ve Yerel Hayvan Koruma Gönüllüsü Çiğdem Şeker’in bu açıklaması çok konuşulur.

Şeker, “Dünya 2019 Aralık ayından ülkemiz ise 2020 Mart ayından itibaren  daha önce Belki de hiç görülmemiş bir Mücadele veriyor. Corona virüsün sebep olduğu tahribat ülkeleri hem ekonomik hem demografik birçok yönden etkiledi. Peki, neden Belki de Doğa Ana en sonunda isyan etti.”dedi.   “8 Yıllık mücadelenin sonunda hayvanlarımızı özgürleştirdik”   HAYTAP olarak yapmış oldukları çalışmalar hakkında bilgiler veren Çiğdem Şeker şu açıklamalarda bulundu: “Dünyanın en zararlı canlısı insandır, inanın buna. Bizim verdiğimiz tahribatı başka hiçbir canlı veremez. Ne yaptık ve neden bu durumdayız ufak bir yolculuk yapalım, doğa ile empati kuralım istiyorum. Bu hastalık insanları solunum sisteminden vuruyor. Peki, biz doğayı kaç yüzyıldır akciğerlerinden  vuruyoruz? Her yıl milyarlarca hektar orman alanı insan eliyle tahrip ediliyor. Biz dünyanın akciğerlerini sürekli yok ediyoruz ve kendimizi korumaya çalıştığımız gözle göremediğimiz bu virüs de bize akciğerlerimizden vuruyor.     Tesadüf mü sizce? Dünya’nın nefes almakta yaşadığı zorluğu görebildik mi, ormanları korumamız gerektiğini anladık mı? Mart ayından itibaren evlerimizdeyiz, sosyal varlıklarız ve çok zorlanıyoruz. Doğal alanlarımızda yapmak istediklerimizi yapamıyoruz. Pekiyi, düşünün! Yıllardır kocaman kaplanları, aslanları, ayıları kurtları, maymunları, zürafaları küçücük kafeslere kapatıp adına insanların hayvanat bahçesi dediği bizimse hayvan hapishanesi dediğimiz yerlerde kendi doğal alanlarından ve içgüdüsel olarak yapmaları gereken her şeyden mahrum ömür tüketen hayvanlar ne yaşıyorlar? Biz birkaç ayda boğuldum. O hayvanların ne hissettiğini anlayabiliyor musunuz? Kahramanmaraş ilimizde de buna benzer bir alan vardı bir petrol istasyonun arkasında.     Bir ayı ayağa kalktığı zaman burnu tavana değiyor ve dört metrekarelik bir havuz etrafında dönerek ömür tüketmeyi bekliyordu. HAYTAP olarak öncesinde yürütmeye çalıştığımız insani girişimlerden sonuç alamayınca 2015 yılında dava açtık,önünde eylemler yaptık ve önce o ayıyı Bursa Karacabeydeki Rehabilitasyon Merkezine aldırarak  özgürlüğüne kavuşturduk. Daha sonra diğer yabani hayvanlar daha özgür olabilecekleri alanlara nakledildiler ve bu zulümhaneyi 2018 yılı Ağustos ayında kapattırdık. HAYTAP'ın Kahramanmaraş Doğa Koruma Şube Müdürlüğü ile birlikte yaklaşık olarak 8 yıllık bir mücadelesinin sonunda hayvanlarımızı özgürlüğüne kavuşturduk. HAYTAP olarak bunu neden yaptığımızı, hayvan hapishanelerine karşı neden direndiğimizi bu süreçte daha iyi anladınız mı?Esaret herkese aynı acıyı yaşatır.Biz yaşamak için kısıtlıyız ve bu bizim tercihimiz ama hayvan hapishanelerindeki veya barınaklardaki hayvanların hiçbirinin tercihi bu değil inanın.Hayvanat hapishanelerini talep etmeyin,bu zulme ortak olmayın.”     “Hayvanları açlık ve hastalıkla baş başa bırakmayın”   Ramazan ayı ve corona hakkında da konuşan Şeker, “Korona  belası mübarek Ramazan ayının da buruk geçmesine neden oluyor ama bir şeyi görebilmek için yine bir fırsat. Evlerimizde kısıtlıyız, çıkamıyoruz, yürüyemiyoruz, sosyalleşemiyoruz ve bunun yanında oruç tutuyoruz. Düşünün! Yıllardır sırf biz istiyoruz diye barınak cehenneminde tel örgüler arkasında tutulan, ölüme terk edilen köpekler çoğu zaman aç bırakıyorlar. Yerel yönetimlerin insafında. Biz istiyoruz diye kafesler içlerinde  açlık ve hastalıklarla ölüme terk edilen hayvanlar var ülkemizdeki barınaklarda.     Oruçlu olduğumuz ve kısıtlamanın olduğu günlerde sokaklarda ve barınaklarda aç kalan hayvanları düşünün. Anlamaya çalışın. Birçok gönüllü ve HAYTAP olarak bizler sokağa çıkma kısıtlamaları birçok ilde İçişleri Bakanlığı Genelgesi'nde verilen izinle onları doyurmak için sokaklardayız. Kahramanmaraş Büyükşehir Belediyesi de düzenli olarak beslemeler yapıyor. Bu yüzden başkanımız Hayrettin Güngör ve Daire Başkanı Mehmet Fatih Türkmener ile ekibine çok minnettarız ancak aynı sorumluluğu gerek merkez ilçelerimiz gerek uzak ilçelerimiz almıyor.İlçelerimizde sokak hayvanları açlıkla mücadele ediyor.     İlçe belediye başkanlarımızı bu sorumluluğu almaya davet ediyorum .  Lütfen vatandaşlar olarak siz de sokağınızda gördüğünüz veya göremediğiniz hayvanlar için artan yemeklerinizi çöplerin kenarlarına yahut ulaşabilecekleri alanlara bırakın. Bu mücadele birlikte kazanılacak. Sokak hayvanlarını barınaklara göndermeyin onları açlık ve hastalıkla baş başa bırakmayın. Evcil hayvanlarınız biyolojik olarak virüs taşıyıcısı değildir. Rutin bakımlarını ve aşılarını düzgün yaptırdığınız ve hijyen kurallarına dikkat ettiğiniz sürece evlatlarınızdan size zarar gelmeyecektir. Lütfen onları terk etmeyin.Sokaklarda ve barınaklarda yuva bekleyen birçok can var .Satın almayın sahiplenin.”ifadelerine yer verdi.
MARTI Kahramanmaraş Tabii Hayata ve Hayvanlara Işık Derneği Başkanı, HAYTAP Kahramanmaraş İl Temsilcisi ve Yerel Hayvan Koruma Gönüllüsü Çiğdem Şeker’in bu açıklaması çok konuşulur.

Şeker, “Dünya 2019 Aralık ayından ülkemiz ise 2020 Mart ayından itibaren  daha önce Belki de hiç görülmemiş bir Mücadele veriyor. Corona virüsün sebep olduğu tahribat ülkeleri hem ekonomik hem demografik birçok yönden etkiledi. Peki, neden Belki de Doğa Ana en sonunda isyan etti.”dedi.

 

“8 Yıllık mücadelenin sonunda hayvanlarımızı özgürleştirdik”

 

HAYTAP olarak yapmış oldukları çalışmalar hakkında bilgiler veren Çiğdem Şeker şu açıklamalarda bulundu: “Dünyanın en zararlı canlısı insandır, inanın buna. Bizim verdiğimiz tahribatı başka hiçbir canlı veremez. Ne yaptık ve neden bu durumdayız ufak bir yolculuk yapalım, doğa ile empati kuralım istiyorum. Bu hastalık insanları solunum sisteminden vuruyor. Peki, biz doğayı kaç yüzyıldır akciğerlerinden  vuruyoruz? Her yıl milyarlarca hektar orman alanı insan eliyle tahrip ediliyor. Biz dünyanın akciğerlerini sürekli yok ediyoruz ve kendimizi korumaya çalıştığımız gözle göremediğimiz bu virüs de bize akciğerlerimizden vuruyor.

 

 

Tesadüf mü sizce? Dünya’nın nefes almakta yaşadığı zorluğu görebildik mi, ormanları korumamız gerektiğini anladık mı? Mart ayından itibaren evlerimizdeyiz, sosyal varlıklarız ve çok zorlanıyoruz. Doğal alanlarımızda yapmak istediklerimizi yapamıyoruz. Pekiyi, düşünün! Yıllardır kocaman kaplanları, aslanları, ayıları kurtları, maymunları, zürafaları küçücük kafeslere kapatıp adına insanların hayvanat bahçesi dediği bizimse hayvan hapishanesi dediğimiz yerlerde kendi doğal alanlarından ve içgüdüsel olarak yapmaları gereken her şeyden mahrum ömür tüketen hayvanlar ne yaşıyorlar? Biz birkaç ayda boğuldum. O hayvanların ne hissettiğini anlayabiliyor musunuz? Kahramanmaraş ilimizde de buna benzer bir alan vardı bir petrol istasyonun arkasında.

 

 

Bir ayı ayağa kalktığı zaman burnu tavana değiyor ve dört metrekarelik bir havuz etrafında dönerek ömür tüketmeyi bekliyordu. HAYTAP olarak öncesinde yürütmeye çalıştığımız insani girişimlerden sonuç alamayınca 2015 yılında dava açtık,önünde eylemler yaptık ve önce o ayıyı Bursa Karacabeydeki Rehabilitasyon Merkezine aldırarak  özgürlüğüne kavuşturduk. Daha sonra diğer yabani hayvanlar daha özgür olabilecekleri alanlara nakledildiler ve bu zulümhaneyi 2018 yılı Ağustos ayında kapattırdık. HAYTAP'ın Kahramanmaraş Doğa Koruma Şube Müdürlüğü ile birlikte yaklaşık olarak 8 yıllık bir mücadelesinin sonunda hayvanlarımızı özgürlüğüne kavuşturduk. HAYTAP olarak bunu neden yaptığımızı, hayvan hapishanelerine karşı neden direndiğimizi bu süreçte daha iyi anladınız mı?Esaret herkese aynı acıyı yaşatır.Biz yaşamak için kısıtlıyız ve bu bizim tercihimiz ama hayvan hapishanelerindeki veya barınaklardaki hayvanların hiçbirinin tercihi bu değil inanın.Hayvanat hapishanelerini talep etmeyin,bu zulme ortak olmayın.”

 

 

“Hayvanları açlık ve hastalıkla baş başa bırakmayın”

 

Ramazan ayı ve corona hakkında da konuşan Şeker, “Korona  belası mübarek Ramazan ayının da buruk geçmesine neden oluyor ama bir şeyi görebilmek için yine bir fırsat. Evlerimizde kısıtlıyız, çıkamıyoruz, yürüyemiyoruz, sosyalleşemiyoruz ve bunun yanında oruç tutuyoruz. Düşünün! Yıllardır sırf biz istiyoruz diye barınak cehenneminde tel örgüler arkasında tutulan, ölüme terk edilen köpekler çoğu zaman aç bırakıyorlar. Yerel yönetimlerin insafında. Biz istiyoruz diye kafesler içlerinde  açlık ve hastalıklarla ölüme terk edilen hayvanlar var ülkemizdeki barınaklarda.

 

 

Oruçlu olduğumuz ve kısıtlamanın olduğu günlerde sokaklarda ve barınaklarda aç kalan hayvanları düşünün. Anlamaya çalışın. Birçok gönüllü ve HAYTAP olarak bizler sokağa çıkma kısıtlamaları birçok ilde İçişleri Bakanlığı Genelgesi'nde verilen izinle onları doyurmak için sokaklardayız. Kahramanmaraş Büyükşehir Belediyesi de düzenli olarak beslemeler yapıyor. Bu yüzden başkanımız Hayrettin Güngör ve Daire Başkanı Mehmet Fatih Türkmener ile ekibine çok minnettarız ancak aynı sorumluluğu gerek merkez ilçelerimiz gerek uzak ilçelerimiz almıyor.İlçelerimizde sokak hayvanları açlıkla mücadele ediyor.

 

 

İlçe belediye başkanlarımızı bu sorumluluğu almaya davet ediyorum .  Lütfen vatandaşlar olarak siz de sokağınızda gördüğünüz veya göremediğiniz hayvanlar için artan yemeklerinizi çöplerin kenarlarına yahut ulaşabilecekleri alanlara bırakın. Bu mücadele birlikte kazanılacak. Sokak hayvanlarını barınaklara göndermeyin onları açlık ve hastalıkla baş başa bırakmayın. Evcil hayvanlarınız biyolojik olarak virüs taşıyıcısı değildir. Rutin bakımlarını ve aşılarını düzgün yaptırdığınız ve hijyen kurallarına dikkat ettiğiniz sürece evlatlarınızdan size zarar gelmeyecektir. Lütfen onları terk etmeyin.Sokaklarda ve barınaklarda yuva bekleyen birçok can var .Satın almayın sahiplenin.”ifadelerine yer verdi.

Habere ifade bırak !
Habere ait etiket tanımlanmamış.
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve fisiltihaber.com.tr sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.