S.ÇTI Şakir Bez Getirin!

POLİTİKA 25.02.2019 - 20:23, Güncelleme: 30.06.2021 - 18:34
 

S.ÇTI Şakir Bez Getirin!

Siyasetçi olmak hem çok kolay hem de çok zor. Siyasetle hiç ilgi ve alakanız yoksa hayatınızı çevrenize göre belirlersiniz. Ama siyasetle uğraşıyorsanız hayatınızı siyasete indekslemeniz gerekir. Yoksa bu siyaset sizi affetmez bir dakikada kapı dışarı oluverirsiniz.

Teknolojinin gelişmesiyle birlikte insanlar istediğinde ilkokuldaki sevgilinizin kim olduğunu bile öğrenebiliyor. Sosyal medyadaki paylaşımlarınızla bir ön yargı oluşturabiliyorsunuz. 10 yıl önce konuştuklarınızla tezatlık oluştuğunda insanlar bir tık ile “Öyle değil böyle demiştin kardeşim” diyebiliyor. O yüzden bir anlık gafletle tüm hayatınızı çöpe atabiliyorsunuz. Bu açıdan siyasilerin danışmanları da bu denli önemli, olaylara duygusal olarak değil, mantık çerçevesinde yaklaşılması gerekiyor. Şimdilerde görüyoruz ki bazı vekiller danışmanlarını kardeşlerinden bile seçebiliyor. Ee haliyle bunlar da olaylara duygusal olarak yaklaştıkları için zaman zaman hata yapıp sizin yüzünüzü kara çıkarabiliyor. Bu işleri daha kurumsal daha ciddi daha şeffaf yapanlar ise bir adım önde başlıyor. Vatandaşlarla arasına duvarlar örenler ise kısa sürede tarihin karanlık sayfalarında unutulup gidiyor. Sen her gün yanında farklı birisiyle farklı mekanları gezersen dikkat çekiyor, mimlenmenin yanında lakabın da “tokmakçı” oluyor.  Bazı siyasiler de birilerinin torpiliyle oturdukları koltukları dolduramadığı için halk karşısında bir saygısı kalmıyor, ötekileştirilip yalnızlığa mahkum ediliyor. *** Bundan tam 5 yıl öncesiydi. Yine bir yerel seçim arifesiydi. Vatandaşın birisi meydan meydan gezip seçimi fark ile kazanacağından bahsediyordu. O partide hiçbir görevi yoktu ama sanki o başkanmış gibi vaatler veriyordu. Bazen de bol keseden atması vatandaşlar arasında gülüşmelere neden oluyordu. Kendisinden istekte bulunan vatandaşa bazen seçim sonrasını işaret ediyor, bazen ise onlarla fütursuzca tartışmaya girmekten çekinmiyordu. Zaman zaman ise “Siz bize oy vermezseniz vermeyin, biz zaten kazanıyoruz.” demekten kendini alıkoyamıyordu. Seçim sonrasında görüyorduk ki bu kişinin dedikleri çıkıyor, farklı bir şekilde Belediye Başkanlığı kazanılıyordu. Aradan çok geçmedi bu kişi Belediye Başkan Yardımcısı oldu. Sıra vatandaşlara seçim döneminde vaat ettiği mevzulara gelince ise , “Siz bize mi oy verdiniz ki, parti liderine oy verdiniz.” demesi gecikmedi. 5 yıl boyunca bu tavrını hiç değiştirmedi. 5 yılın sonunda ise yine liste başıydı ama bu kez işler zora girmişti duyduk ki “Siz bize oy vermeseniz de olur” diyen şahıs “ Bir oy bir oy diye kapı kapı gezmeye başlamış” buna diyecek tek şey var: “S.çtı Şakir bez getirin”  
Siyasetçi olmak hem çok kolay hem de çok zor. Siyasetle hiç ilgi ve alakanız yoksa hayatınızı çevrenize göre belirlersiniz. Ama siyasetle uğraşıyorsanız hayatınızı siyasete indekslemeniz gerekir. Yoksa bu siyaset sizi affetmez bir dakikada kapı dışarı oluverirsiniz.

Teknolojinin gelişmesiyle birlikte insanlar istediğinde ilkokuldaki sevgilinizin kim olduğunu bile öğrenebiliyor. Sosyal medyadaki paylaşımlarınızla bir ön yargı oluşturabiliyorsunuz. 10 yıl önce konuştuklarınızla tezatlık oluştuğunda insanlar bir tık ile “Öyle değil böyle demiştin kardeşim” diyebiliyor. O yüzden bir anlık gafletle tüm hayatınızı çöpe atabiliyorsunuz. Bu açıdan siyasilerin danışmanları da bu denli önemli, olaylara duygusal olarak değil, mantık çerçevesinde yaklaşılması gerekiyor. Şimdilerde görüyoruz ki bazı vekiller danışmanlarını kardeşlerinden bile seçebiliyor. Ee haliyle bunlar da olaylara duygusal olarak yaklaştıkları için zaman zaman hata yapıp sizin yüzünüzü kara çıkarabiliyor. Bu işleri daha kurumsal daha ciddi daha şeffaf yapanlar ise bir adım önde başlıyor. Vatandaşlarla arasına duvarlar örenler ise kısa sürede tarihin karanlık sayfalarında unutulup gidiyor. Sen her gün yanında farklı birisiyle farklı mekanları gezersen dikkat çekiyor, mimlenmenin yanında lakabın da “tokmakçı” oluyor.  Bazı siyasiler de birilerinin torpiliyle oturdukları koltukları dolduramadığı için halk karşısında bir saygısı kalmıyor, ötekileştirilip yalnızlığa mahkum ediliyor.

***

Bundan tam 5 yıl öncesiydi. Yine bir yerel seçim arifesiydi. Vatandaşın birisi meydan meydan gezip seçimi fark ile kazanacağından bahsediyordu. O partide hiçbir görevi yoktu ama sanki o başkanmış gibi vaatler veriyordu. Bazen de bol keseden atması vatandaşlar arasında gülüşmelere neden oluyordu. Kendisinden istekte bulunan vatandaşa bazen seçim sonrasını işaret ediyor, bazen ise onlarla fütursuzca tartışmaya girmekten çekinmiyordu. Zaman zaman ise “Siz bize oy vermezseniz vermeyin, biz zaten kazanıyoruz.” demekten kendini alıkoyamıyordu. Seçim sonrasında görüyorduk ki bu kişinin dedikleri çıkıyor, farklı bir şekilde Belediye Başkanlığı kazanılıyordu. Aradan çok geçmedi bu kişi Belediye Başkan Yardımcısı oldu. Sıra vatandaşlara seçim döneminde vaat ettiği mevzulara gelince ise , “Siz bize mi oy verdiniz ki, parti liderine oy verdiniz.” demesi gecikmedi. 5 yıl boyunca bu tavrını hiç değiştirmedi. 5 yılın sonunda ise yine liste başıydı ama bu kez işler zora girmişti duyduk ki “Siz bize oy vermeseniz de olur” diyen şahıs “ Bir oy bir oy diye kapı kapı gezmeye başlamış” buna diyecek tek şey var: “S.çtı Şakir bez getirin”

 

Habere ifade bırak !
Habere ait etiket tanımlanmamış.
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve fisiltihaber.com.tr sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.