Sahipsiz Kahramanmaraş diyenlere ithafen: hadi oradan!

İşte o yazı: Yıl olmuş 2021… Tüm dünya koronavirüs salgını ile baş etmeyi öğrenirken, bizim Kahramanmaraş’ta yine aynı cümleler ve yine aynı konuşmalar… Sahipsiz Kahramanmaraş… Kahramanmaraş’a Sahipsiz demek, bu şehre yapılan en büyük hainliktir. Kahramanmaraş’a Sahipsiz demek, 12 şubat ruhuna saygısızlıktır. Sizleri 12 Şubat 1920 öncesine götürmek istiyorum. ülkemizin her köşesi işgal edilmiş, bir bir kefere düşman askeri tarafından ele geçirilirken hiç kimse sahipsiz ülke demiyordu. Çünkü şunu çok iyi biliyorlardı bu ülkenin bu şehrin sahipleri her ferdi Kahraman olan insanlarıdır. “Şimdilerde sahipsiz dediğiniz Kahramanmaraş” o zamanlarda sahipliydi. Senem Ayşe, Sütçü İmam, Arslan Bey, Kılıç Ali Bey, Rıdvan Hoca ve her ferdi kahramanca mücadele eden kürek ile sapan ile savaşan Yüce MARAŞ halkı idi. Yani kimse çıkıpta o dönemde sahipsiz Maraş demedi. Çünkü; Maraş’ın Sahibi kendileriydi. Şimdi bu cümleyi pazarda, çarşıda ve her yerde duyuyorum. Duydukça çok üzülüyorum. Bizim gibi necip bir millete hele de 12 Şubat ruhunu yaşayan ecdadımızın torunlarına hiç yakışmıyor. KAHRAMANMARAŞ SAHİPLİ hem de hiç olmadığı kadar… Artık kendini iyi yetiştirmiş, Küresel güçlerin oyununa gelmeyen, Oyuncu olmayı kabul etmeyip, oyun kurucu olmak isteyen Kahraman şehrin Yeni yetişen ferasetli gençleri var. Bizim kimseye ihtiyacımız yok. Devletimize millet olmayı seçen bu kadim şehrin necip insanları var olduğu sürece kimseye de ihtiyacımız olmayacaktır. Evelallah. Bizim hatayı önce kendimizde aramamız lazım, lazım ki hatayı doğru tespit edelim. Öncelikle halk olarak Kahramanmaraş’ımızın kanayan yarasını kapatmamız lazım. Her yerde ve her ortamda şehrimizi eleştirmemiz gerekmiyor. Kanayan yara sadece aile içinde kalmalıdır. Tabanda birlik, Tavanda Kuvvet olur. Yani halk olarak 7’den 70’e birlik olacağız. Şehrimize Kültürel, Sosyal ve ekonomik alanda geliştirmek için toplu hareket etmemiz çok önemli. Bu yüzden yapacağımız her türlü faaliyette birlik olmamız gerekiyor. Biz kendi içerimizde birlik olursak, sahip çıkmıyor diyerek yakındığımız o yöneticiler de bize kulak vermek zorunda. Yapmak zorunda. Lafla söze çok takılmayacağız. Şehrimiz yöneticisiyle, Siyasetçisiyle, STK’sıyla, Basınıyla, İş İnsanlarıyla ve en önemlisi de halkıyla bir olmak zorunda. Siyasi kısır döngülerden kurtulmak ve kim ne yaptı, kim ne dedi gibi boş kuruntuların peşinden koşmamalıyız. Artık 2021 Türkiye’sinde Hayal ettiğimiz Kahramanmaraş için mücadele etmeliyiz. Sahipsiz Kahramanmaraş diyerek kasıla kasıla ortada konuşma devri bitti. Bu kadim şehre bir tuğlada biz koymak için çalışacağız. Çalışacağız ki özlem duyduğumuz Kahramanmaraş hayalimiz gerçekleşsin. Şehrimizin potansiyelinin farkına varmalıyız. Bu şehir Türkiye ekonomisinde bir çok sektörde öncü durumda. Üreten bir şehiriz. ama reklamını yapamayan yada yeni yeni öğrenen bir halkız. Biz Kahramanmaraş’ı her haliyle seviyoruz. Sevmeye de devam edeceğiz. Ben inanıyorum Kahramanmaraş’a birlik ve beraberlik çok yakışacak. İnanmadığın bir savaşı kazanamazsın, İnanmadığın bir ilişkiyi sürdüremez İnanmadığın bir insanın arkasından yürüyemezsin… İnanmadığın insanla arkadaşlık kurmazsın; Her şey inanmakla başlar… İnanırsan yaparsın… Dikkatli anlarsınız ve inanırsanız yapamayacağın işler için de böyle boşluğa düşmezsiniz İNANIRSAN başına gelen hastalıkla mücadele eder; Bırakamıyorum dediğin alkol uyuşturucu belasından sen de kurtulursun. Oku tarihi; tüm başarıların altında İnanmak yatar… Sen kendi savaşına inanacaksın, Benden bir şey olmaz demeyeceksin… Birini ya da bir şeyi öldürmeye inanırsan onu öldürürsün, Birini ya da bir şeyi yaşatmaya inanırsan onu da yaşatırsın Çünkü; sende tüm kötülüklerin mayası var Kabil gibi Çünkü; sende tüm iyiliklerin mayası var Habil gibi… Ne demiştik; Her şey inanmakla başlar. Hayalini kurduğumuz Kahramanmaraş Tasavvurumuz için inanarak gece gündüz demeden çalışmamız lazım. Ve her zaman diyorum ki…. “Kahramanmaraş yüreğimizde bir muhabbet, alnımızda bir onur ve zihnimizde bir idealdir.”