Paris’in gizemli yeraltı mezarlığı!

Mekanlar 14.04.2020 - 20:10, Güncelleme: 30.06.2021 - 18:34
 

Paris’in gizemli yeraltı mezarlığı!

Corona virüs salgını nedeniyle evden çıkmadığımız şu günlerde internet üzerinden gezebileceğimiz yerler arıyoruz. Dünyanın en korkutucu yerlerinden birisi olan Paris Yeraltı Mezarlığı, gezmeyi ve heyecanı bir arada seven cesur ziyaretçileri ürkütücü yeraltı mezarlarına davet ediyor.

Corona virüs salgını nedeniyle evde kaldığımız şu zamanlarda klostrofobik duygular geliştirmek oldukça normal. Dünya nüfusunun yarısına yakını karantinada. Bu nedenle internet üzerinden yapılan canlı yayınlar giderek daha fazla popülarite kazanıyor. Gezmeyi ve heyecanı bir arada seviyorsanız, neden siz de Paris'in yer altı labirentlerine bir göz atmıyorsunuz? Bir Parisli için bile oldukça ürkütücü olabilecek mezarlar özellikle korku filmi sevenler için çok eğlenceli olacak.   19. yüzyılda Paris'te mezarlıkların dolması ve çürüyen cesetlerin içme suyunu kirletip halk sağlığını tehdit etmeye başlamasıyla, Paris'in mezarlıklarındaki insan kalıntıları yer altına taşınmaya başlandı. Aynı dönemde en kutsal içecekler olan süt ve şarabın da kalitesinin bu çürümeler sebebiyle düştüğüne inanılıyormuş.      Yeraltı mezarlarında 6 milyondan fazla kişinin kemiklerinin olduğu tahmin ediliyor. Bu haliyle Paris Katakombu diğer adıyla Yeraltı Mezarları, dünyanın en büyük yeraltı mezarlığı kabul ediliyor.   Paris Yeraltı Mezarlığı, 250 kilometrelik bir tünel ağına sahip. Bu mezarların yalnızca 2 kilometrelik kısmı ziyarete açık. Ziyaretçiler tünele girebilmek için 20 metre aşağıya iniyorlar ve 2 kilometrelik bir alanı gezebiliyorlar.    Her ne kadar yeraltı mezarlığı olarak tanımlansa da kimileri burayı taşınan kemiklerin mezarlık düzeninde değil de sanatsal bir enstalasyon (bir çeşit sergi düzeni) düzeninde yerleştirilmesinden ötürü 'sanat galerisi' olarak tanımlıyor. 1774 yılında Fransa Kralı 16. Louis, Paris Katakombu'nun bir odasının yıkılması üzerine tünel ağının güçlendirilmesi talimatını vermiş.    Uzunluğu 250 kilometreden fazla olan ve geçiş yasağı bulunan tünellere, kanalizasyon kanalları, metro tünelleri ve bodrum katları gibi farklı noktalardan ulaşılabiliyor. Tahmin edebileceğiniz üzere, bu giriş noktaları gizli tutuluyor.     Bu tüneller gizli etkinlikler ve partiler için de kullanılıyormuş. Yasa dışı olarak gizli girişlerden giren kişileri yakalamak için özel bir polis ekibi görevlendirilmiş.   2004 yılında tesadüfen bulunan, elektrik çekilen bir ekran ve taşlar oyularak inşa edilen bir bar ve oturaklardan oluşan bir sinema düzeni ile gizli etkinlikler yapıldığı ortaya çıktı. Fransa polisi o zamandan beri özel olarak görev yapıyor.
Corona virüs salgını nedeniyle evden çıkmadığımız şu günlerde internet üzerinden gezebileceğimiz yerler arıyoruz. Dünyanın en korkutucu yerlerinden birisi olan Paris Yeraltı Mezarlığı, gezmeyi ve heyecanı bir arada seven cesur ziyaretçileri ürkütücü yeraltı mezarlarına davet ediyor.

Corona virüs salgını nedeniyle evde kaldığımız şu zamanlarda klostrofobik duygular geliştirmek oldukça normal. Dünya nüfusunun yarısına yakını karantinada. Bu nedenle internet üzerinden yapılan canlı yayınlar giderek daha fazla popülarite kazanıyor. Gezmeyi ve heyecanı bir arada seviyorsanız, neden siz de Paris'in yer altı labirentlerine bir göz atmıyorsunuz? Bir Parisli için bile oldukça ürkütücü olabilecek mezarlar özellikle korku filmi sevenler için çok eğlenceli olacak.

 

19. yüzyılda Paris'te mezarlıkların dolması ve çürüyen cesetlerin içme suyunu kirletip halk sağlığını tehdit etmeye başlamasıyla, Paris'in mezarlıklarındaki insan kalıntıları yer altına taşınmaya başlandı. Aynı dönemde en kutsal içecekler olan süt ve şarabın da kalitesinin bu çürümeler sebebiyle düştüğüne inanılıyormuş. 

 

 

Yeraltı mezarlarında 6 milyondan fazla kişinin kemiklerinin olduğu tahmin ediliyor. Bu haliyle Paris Katakombu diğer adıyla Yeraltı Mezarları, dünyanın en büyük yeraltı mezarlığı kabul ediliyor.

 

Paris Yeraltı Mezarlığı, 250 kilometrelik bir tünel ağına sahip. Bu mezarların yalnızca 2 kilometrelik kısmı ziyarete açık. Ziyaretçiler tünele girebilmek için 20 metre aşağıya iniyorlar ve 2 kilometrelik bir alanı gezebiliyorlar. 

 

Her ne kadar yeraltı mezarlığı olarak tanımlansa da kimileri burayı taşınan kemiklerin mezarlık düzeninde değil de sanatsal bir enstalasyon (bir çeşit sergi düzeni) düzeninde yerleştirilmesinden ötürü 'sanat galerisi' olarak tanımlıyor.

1774 yılında Fransa Kralı 16. Louis, Paris Katakombu'nun bir odasının yıkılması üzerine tünel ağının güçlendirilmesi talimatını vermiş. 

 

Uzunluğu 250 kilometreden fazla olan ve geçiş yasağı bulunan tünellere, kanalizasyon kanalları, metro tünelleri ve bodrum katları gibi farklı noktalardan ulaşılabiliyor. Tahmin edebileceğiniz üzere, bu giriş noktaları gizli tutuluyor.

 

 

Bu tüneller gizli etkinlikler ve partiler için de kullanılıyormuş. Yasa dışı olarak gizli girişlerden giren kişileri yakalamak için özel bir polis ekibi görevlendirilmiş.

 

2004 yılında tesadüfen bulunan, elektrik çekilen bir ekran ve taşlar oyularak inşa edilen bir bar ve oturaklardan oluşan bir sinema düzeni ile gizli etkinlikler yapıldığı ortaya çıktı. Fransa polisi o zamandan beri özel olarak görev yapıyor.

Habere ifade bırak !
Habere ait etiket tanımlanmamış.
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve fisiltihaber.com.tr sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.