Midyat’ta gezilecek yerler!

Mardin’in bir ilçesi olan Midyat’a gitmek sizin için çok zor olamayacak. Hemen hemen Türkiye’nin her yerinden uçak seferleri bulunan Mardin’e vardıktan sonrası oldukça kolay.   Mardin’de, şehir merkezinden 20 km uzaklıkta bulunan Mardin Havalimanı’na geldikten sonra buradan Midyat’a geçmek için otobüsleri ya da minibüsleri kullanabilirsiniz. Ortalama olarak 1,5 saat sürecek bir yolculuktan sonra Dinler ve Diller Kenti ismini almış olan Midyat’ın kültürel zenginliği ve tarihiyle büyülenebilirsiniz.   Sümerler, Asurlular, Urartular, Persler gibi birçok farklı medeniyetin beşiği olmuş olan midyat Meryem Ana Kilisesi sayesinde de oldukça akılda kalıyor. Eski adı Hah olan Anıtlı Köyü’nde bulunan bu 2 bin yıllık eşsiz yapı mimarisiyle de sizi büyüleyecek. Kilisede en dikkat çekici ayrıntılardan biri haç üzerinde bulunan güvercin figürü. Bu figür İsa’nın ruhunun bir simgesi ve dünya üzerinde başka hiçbir kilisede bulunmuyor ki bunun gibi mimari birçok nitelik de bulunuyor.   Aslında mor, Süryanice’de “Aziz” anlamına geliyor. Süryanice deyim kullanılmaya devam etse de tam olaarak Türkçe’ye çevirdiğimizde karşılığı Aziz Gabriel Kilisesi oluyor. Mor Şmuel ve Mor Şemun tarafından kurulan bu önemli manastır 397 yılından beri bulunduğu topraklarda Bizans dönemine ait mozikler, kuleler ve kubbeleri ile dikkatleri üzerine çekiyor. Bu yüzden Midyat’a gittiğinizde Mor Gabriel Kilisesi’ne de mutlaka uğrayın.   Midyat gezilecek yerler listenizde mutlaka Belediye Kültür Evi de yer almalı. Binanın mimarisi ilçenin dokusuyla uyumlu ve akılda kalacak kadar güzel. Belediye tarafından taş evin restore edilmesiyle hizmete açılan binanın bir de terası bulunuyor. Ferah bahçenizde çayınızı kahvenizi yudumladıktan ve biraz soluklandıktan sonra bu teras katına da mutlaka uğramalısınız. Çünkü teras katı size unutamayacağınız bir Midyat manzarası sunacak. Bütün gördüğünüz tek tek güzelliklere bir kere de bütün olarak bakmak harika olacaktır.   Midyat’ta ne yenir konusun meraklı olan gurme gezginlerimiz belki de Beyazsu’yu ilk sıraya alabilir. Balıkları ve ızgara tavuğu ile ziyaretçilerin gönlünü kazanmış bir yer. “Balık, tavuk her yerde var” dediğinizi duyar gibiyiz ama bize güvenin ki lezzetli bir yemeği böylesi bir ortamda tatmak nadir bulunur. Çünkü sapsarı taş evlerin arasında tertemiz bir suyun aktığını ve yeşilliğin bir anda ne kadar çoğaldığına şahitlik edeceksiniz. Adeta zamanın tarihi renkleri arasından doğa kendini renkleriyle sizi kendine hayran bırakacak.   kaynak: http://www.filmlegez.com