Karadeniz'in İncisi Çayeli!

Doğanın büyüleyici güzelliklerini yeşilin binbir tonuyla sunan Karadeniz’in doğal güzelliklerini bünyesinde barındıran Rize’nin en sevilen ilçesi Çayeli. İsmini aldığı çay ile bütünleşen yerleşim yeri ayrıca hepsi birer doğa harikası olan çay tarlalarına ev sahipliği yapıyor. Yaşayan insanların çoğunun çay ile geçimini sağladığı Çayeli, çay üretiminde de önemli bir paya sahip. Bölgede yaşayan ilk yerleşik insanların M.Ö. 700’lü yıllarda Miletoslular olduğu bilinen Çayeli; tarih boyunca Roma, Bizans ve Pontus devletlerine ev sahipliği yapan ve 1461 yılında ise Fatih sultan Mehmet’in fethiyle de Türk topraklarına katılan bir yerleşim yeri. Eski yerleşim yerlerine ev sahipliği yapan Karadeniz’de pek çok kültürel ize rastlamanın mümkün olduğu, doğasının pek çok şelale ve tarihi yapıyla süslendiği bir yer burası. Ülkemizin her tarafının adeta bir cennet olduğunu, belki de en çok anladığımız yıl bu sene oldu. Yurt dışına gidemiyor oluşumuz, Türkiye’nin -şimdiye kadar belki de hiç farkında olmadığımız- en güzel bölgelerini keşfetmek için bir fırsat oldu. Biz de Türkiye’nin #ÇokÇekici operatorü Turkcell ile ülkemizin en çekici noktalarının üçüncü durağı olan Rize’nin incisi Çayeli’ni sizinle buluşturuyoruz. Haremtepe Çeçeva Köyü Karadeniz incisi Rize’nin Çayeli ilçesine bağlı olan Çeçeva, yemyeşil doğası ve çay bahçeleriyle ün kazanmış; dağınık ve dik yamaçlara konumlanmış doğa harikası bir köy. Belirtmek gerekir ki kendinden muntazam doğasıyla ilgi çeken bölgede çay tarlalarına ayrıca özen gösteriliyor. Yalnızca doğasever ve gezginlere değil çay reklamlarına da ev sahipliği yapışıyla dikkatleri üzerine çeken bölge, masalsı bir manzara sunarken adrenalin hissini açığa çıkaran anlar yaşatıyor. Çayeli’nin Meşhur Şelalesi: Ağaran Şelalesi İlçe merkezinden yeşillikler arasında masalsı bir 12 kilometrelik yolculuktan sonra yolun sonunda sizi bekleyen cennetin adı Ağaran Şelalesi. İsmini yüksek, dik ve yalçın kayalıklardan köpürerek akmasından alan Ağaran Şelalesi, bir göle dökülüyor ve bu gölde de taşlar üzerinden atlayarak yaklaşık 50 metre mesafede ilerlenebiliyor. Ve böylelikle şelalenin tam altına erişilebiliyor. Ayrıca Ağaran Şelalesi’ne gitmek üzere yola koyulduğunuz andan itibaren büyüleyici bir deneyim sunan bu yolculukta çay toplayıcılığından yük teleferiklerine sahip yayla evlerine kadar pek çok farklı güzelliğe şahitlik etmek mümkün. Pokut Yaylası Çayeli güneyinde bulunan Fırtına ve Hala derelerinin oluşturduğu vadi arasında, adı “rüzgarlı vadi” anlamına gelen Pokut, 2050 metre yüksekliğinde bir yayla. Zirveye kadar ağaçlarla kaplı olan dağlarıyla ziyaretçilerine daima görsel bir şölen yaşatan Pokut Yaylası yalnızca açık havada değil sisli havalarda da kendine hayran bırakıyor. Sisin hakim olduğu kapalı havalar dışında havanın açık olduğu günlerde Pokut Yaylası; Sal, Amlakit ve Hazindak Yaylaları’nın güzelliğini de gözler önüne sererken görsel bir şölene ev sahipliği yapıyor. Sisli havalarda da kendine hayran bırakan Pokut’ta yaşanabilecek en güzel anlardan biri sisin alçalarak dağın ucunda kaldığı “bulut denizi”ni oluşturduğu andır. Eğer ki tam bu sırada Sal Yaylası’nda bulunuyorsanız işte o zaman bulut denizinin içinde, tepelerdeki güneşin batışını izlemek yaşanabilecek en güzel ve deneyimlenebilecek en nadide anlardan biri.