O Slogan Neden Türkiye’de Tutmaz?

(İHA) - İhlas Haber Ajansı | 15.11.2017 - 15:44, Güncelleme: 30.06.2021 - 18:34
 

O Slogan Neden Türkiye’de Tutmaz?

60’lı yıllarda Amerika’nın “Çiçek Çocukları” Vietnam Savaşı’nı “aşk” ile protesto etmişlerdi. Çiçek Çocuklar; Dünyada hala kullanılan ve direniş tarihinin en cesur ama en basit sloganı olan “Savaşma Seviş” yazılı pankartlarıyla, insanlığın şiddetten ziyade sevgiye ihtiyacı olduğunu, sevgiyi yaşamanınsa hiç de zor olmadığını anlatmaya çalışmışlardı. Freud’un teorilerini de göz önüne alırsak; Dünyada hala birçok akıma ilham veren bu hareketin bugünün Türkiye’sini fazla etkilemesini bekleyemiyoruz. Zira bugün kültürümüz sevişgen olmaktan ziyade şiddet sever. Çiçek Çocuklar “Hiç paraya ihtiyacın yokmuş gibi çalış, hiç acı çekmemiş gibi seviş ve seni hiç kimse seyretmiyormuş gibi dans et.” Satchel Paige 60’ların Amerika’sındaki komünist ve sağcı yapılanmalara karşı çıkan, özgürlüğün bireyin kendi içinde olduğunu savunan, ancak uygulamaları ile anarşist düşünce tarzından tamamen ayrılan “Hippilik” hareketinin en önem verdiği şeylerden biri, aşkın fiziksel tatbikatı olan “sevişmek” idi. “Çiçek Çocuklar”; Dünyada hala kullanılan ve direniş tarihinin en cesur ama en basit sloganı olan “Savaşma Seviş” yazılı pankartlarıyla, insanlığın şiddetten ziyade sevgiye ihtiyacı olduğunu, sevgiyi yaşamanınsa hiç de zor olmadığını anlatmaya çalışmışlardı. Kendilerine sınır koymayan, var olan tüm otoriteleri reddeden ve her şeyin paylaşılması gerektiğini savunan Hippiler’in amacı aslında Vietnam Savaşı’nın saçmalığını göstermekti. Kendini tüm Evren’in sahibi sanan Amerika’nın kendi sınırlarından yarım dünya uzaklıktaki bu ülkeye yaptığı saldırıları önleyip önleyemedikleri tartışılır ama, bu çocuklar sonradan bir çok Amerikalı’nın kendisini sorgulamasına sebep oldu. Öte yandan Hippiliğin tam tersi bir mantıkla aşk için risk almaya korkan, hatta parayı aşka tercih edenlerin mutluluğu bulduğu pek görülmez. İnsanlar özgürleştikçe fikirlerinin sorumluluğu ağır gelir ve bu yüzden kalabalık grupların görüşlerini kabul ederek kafalarını yormaktan kurtulmuş olurlar. İnsanların fikir ve ritüellerini paylaşacağı böyle bir gruba ait olma isteğinden de devlet, din ve aile gibi kavramlar ortaya çıkmıştır. Hippilik bazıları tarafından tembel bir hayat olarak görülebilir, ama hippiler bu kadar zor olan özgürlüğü en üst derecede yaşayabildikleri için aslında çok ağır bir iş başarmışlardır. Ayrıca; her ne kadar çok şey yapmak isteyip de pek bir şey yapamamış insanlar olarak görülseler de bazı tabuların kırılmasında önemli bir rol oynamış ve cinsellik gibi ötelenmiş konuların rahatça tartışılmasının önünü açmışlardır. Bizde tutmaz bu slogan Cinsellik her ferdi ilgilendiren, hem beden hem de ruh sağlığı açısından insan üzerinde büyük etkileri olan ve aynı zamanda da çözülmesi zor toplumsal sorunlara neden olabilen hassas bir konudur. Dolayısıyla insanların kendini ifade edebilmesi, barışsever ve sakin bireyler olabilmesi için o toplumda cinsel özgürlüğün var olabilmesi gerekir. Ne var ki; toplumdaki cinsiyet rollerinin belirlenmesinde baskın inanç ve ataerkil sitemin büyük rolü vardır. Ülkemizdeki hakim politik görüş (%49,5) ise bu çağ dışı zihniyeti daha da ilerletecek yöndedir. 2015 yılına geldiğimiz halde, kültürümüzün kaldıramayacağı “Savaşma Seviş” sloganı halkın çoğunluğuna hitap eden anlayışın temsilcileri tarafından söylenebilseydi, belki toplumumuzda küçük bir fark yaratabilirdi.
60’lı yıllarda Amerika’nın “Çiçek Çocukları” Vietnam Savaşı’nı “aşk” ile protesto etmişlerdi. Çiçek Çocuklar; Dünyada hala kullanılan ve direniş tarihinin en cesur ama en basit sloganı olan “Savaşma Seviş” yazılı pankartlarıyla, insanlığın şiddetten ziyade sevgiye ihtiyacı olduğunu, sevgiyi yaşamanınsa hiç de zor olmadığını anlatmaya çalışmışlardı. Freud’un teorilerini de göz önüne alırsak; Dünyada hala birçok akıma ilham veren bu hareketin bugünün Türkiye’sini fazla etkilemesini bekleyemiyoruz. Zira bugün kültürümüz sevişgen olmaktan ziyade şiddet sever. Çiçek Çocuklar “Hiç paraya ihtiyacın yokmuş gibi çalış, hiç acı çekmemiş gibi seviş ve seni hiç kimse seyretmiyormuş gibi dans et.” Satchel Paige 60’ların Amerika’sındaki komünist ve sağcı yapılanmalara karşı çıkan, özgürlüğün bireyin kendi içinde olduğunu savunan, ancak uygulamaları ile anarşist düşünce tarzından tamamen ayrılan “Hippilik” hareketinin en önem verdiği şeylerden biri, aşkın fiziksel tatbikatı olan “sevişmek” idi. “Çiçek Çocuklar”; Dünyada hala kullanılan ve direniş tarihinin en cesur ama en basit sloganı olan “Savaşma Seviş” yazılı pankartlarıyla, insanlığın şiddetten ziyade sevgiye ihtiyacı olduğunu, sevgiyi yaşamanınsa hiç de zor olmadığını anlatmaya çalışmışlardı. Kendilerine sınır koymayan, var olan tüm otoriteleri reddeden ve her şeyin paylaşılması gerektiğini savunan Hippiler’in amacı aslında Vietnam Savaşı’nın saçmalığını göstermekti. Kendini tüm Evren’in sahibi sanan Amerika’nın kendi sınırlarından yarım dünya uzaklıktaki bu ülkeye yaptığı saldırıları önleyip önleyemedikleri tartışılır ama, bu çocuklar sonradan bir çok Amerikalı’nın kendisini sorgulamasına sebep oldu. Öte yandan Hippiliğin tam tersi bir mantıkla aşk için risk almaya korkan, hatta parayı aşka tercih edenlerin mutluluğu bulduğu pek görülmez. İnsanlar özgürleştikçe fikirlerinin sorumluluğu ağır gelir ve bu yüzden kalabalık grupların görüşlerini kabul ederek kafalarını yormaktan kurtulmuş olurlar. İnsanların fikir ve ritüellerini paylaşacağı böyle bir gruba ait olma isteğinden de devlet, din ve aile gibi kavramlar ortaya çıkmıştır. Hippilik bazıları tarafından tembel bir hayat olarak görülebilir, ama hippiler bu kadar zor olan özgürlüğü en üst derecede yaşayabildikleri için aslında çok ağır bir iş başarmışlardır. Ayrıca; her ne kadar çok şey yapmak isteyip de pek bir şey yapamamış insanlar olarak görülseler de bazı tabuların kırılmasında önemli bir rol oynamış ve cinsellik gibi ötelenmiş konuların rahatça tartışılmasının önünü açmışlardır. Bizde tutmaz bu slogan Cinsellik her ferdi ilgilendiren, hem beden hem de ruh sağlığı açısından insan üzerinde büyük etkileri olan ve aynı zamanda da çözülmesi zor toplumsal sorunlara neden olabilen hassas bir konudur. Dolayısıyla insanların kendini ifade edebilmesi, barışsever ve sakin bireyler olabilmesi için o toplumda cinsel özgürlüğün var olabilmesi gerekir. Ne var ki; toplumdaki cinsiyet rollerinin belirlenmesinde baskın inanç ve ataerkil sitemin büyük rolü vardır. Ülkemizdeki hakim politik görüş (%49,5) ise bu çağ dışı zihniyeti daha da ilerletecek yöndedir. 2015 yılına geldiğimiz halde, kültürümüzün kaldıramayacağı “Savaşma Seviş” sloganı halkın çoğunluğuna hitap eden anlayışın temsilcileri tarafından söylenebilseydi, belki toplumumuzda küçük bir fark yaratabilirdi.
Habere ifade bırak !
Habere ait etiket tanımlanmamış.
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve fisiltihaber.com.tr sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.