Dünyayı Değiştiren 5 Kız Çocuğu!

(İHA) - İhlas Haber Ajansı | 31.03.2018 - 10:50, Güncelleme: 30.06.2021 - 18:34
 

Dünyayı Değiştiren 5 Kız Çocuğu!

O masum çocuklar bazen her şeyi kendileri hallediyor ve yaşın hiçbir anlamı olmadığını hepimize gösteriyorlar. Cesaretleriyle, başarılarıyla ve zekalarıyla hep bir kenara atılan “kız çocuklarının gücü”nü herkese kanıtlıyorlar… 1. Ruby Bridges 1960 yılında henüz 6 yaşında olan Ruby Bridges, hükümetin aldığı kararla o yıl beyazlarla birlikte okuyacağı karma bir okula gidecekti. Sivil giyinmiş polisler, anne ve babası eşliğinde okula gitti ancak onu kötü bir sürpriz bekliyordu. Okulun önünde büyük bir kalabalık küçük Ruby’i protesto etmek için bekliyordu. Onu aşağılayan cümleler ve pankartlar arasında, polisler eşliğinde okula girdi Ruby. O gün okula hiçbir öğrenci gitmedi, hiçbir öğretmen de Ruby’nin öğretmeni olmak istemedi. Ruby tüm gününü bomboş okulda müdürün odasında oturarak geçirdi ve polisler eşliğinde evine döndü. Ailesi işlerinden oldu, Ruby birçok hakarete maruz kaldı ama asla okula gitmekten vazgeçmedi. Her gün hakaretler arasından annesinin tembihlediği gibi dua ederek geçiyordu. Tüm bu cesaretiyle Sivil Haklar Hareketi’nin ikonu haline geldi… 2. Malala Yousafzai Yeni şeyler öğrenmeyi seven Malala, Pakistan’ın kuzey batısında bulunan Swat bölgesinde bulunan Mingora adlı bir kasabada büyüdü. Ne yazık ki dünyada okula gitmeyen ve eğitim hakkının neredeyse olmadığı 2. ülkeydi Pakistan. Malala, genç yaşta hırslı bir eğitim savunucusu olarak tanındı. Okulların saldırıya uğraması ve askeri hareketlilikle ilgili BBC’de takma isimle bir blog yazmaya başladı. Babasıyla birlikte ölüm tehditleri almaya başladılar ama eğitim hakkını savunmaktan vazgeçmediler. Bu sırada, Malala’ya The New York Times için yapılan bir belgeselde yer verildi ve BBC blogunun yazarı olarak ifşa edildi. Ardından 2012 yılında, 2 arkadaşıyla okuldan dönerken silahlı saldırıya uğradı ve kafası boynu ve omzundan tek bir kurşun girdi. Birleşik Krallık’da bulunan bir hastaneye kaldırıldı. Taliban’ın bu teşebbüsü ise tüm dünyada kınandı. Saldırının ardından 2 milyon kişi eğitim hakkı için dilekçe imzaladı ve meclis Pakistan’ın ilk Ücretsiz ve Zorunlu eğitim kanun tasarısını hızla onayladı. 3. Anne Frank Almanya’da doğan ve Yahudi bir ailenin kızı olan Anne, Nazi rejimi sırasında ailesiyle Hollanda’ya taşınmak zorunda kaldı. Yaşadığı tüm acıları, umutlarını ve hayallerini bir günlüğe yazıyordu. 2 yıl boyunca çatı katında küçük, gizli bir odada yaşamak zorunda kalmıştı. Kimliği belirsiz bir Hollandalının ihbari üzerine o odada yakalandılar. Anne, ablasıyla birlikte henüz çalışabilecek durumda olduğu için bir toplama kampına gönderildi. Her iki kız kardeş de 1945 Mart’ında İngiliz birliklerin kampı özgürlüğe kavuşturmasından sadece birkaç hafta önce tifodan öldü. Anne, o zaman tam 15 yaşındaydı. Ailesinden geriye sadece babası kalmıştı. Anne’nin günlüğünü yayınlamaya karar verdi, kitap milyonlarca basıldı. Anne, hayatını kaybeden çocukların kayıp geleceğinin simgesi haline gelmişti… 4. Alexandra Scott Alexandra, henüz birinci yaş doğum gününü yeni kutladığı sıralarda nöroblastom adı verilen ve çocuklarda görülen bir kanser türüne yakalandı. 4 yaşına geldiğinde ise evinin arka bahçesinde çocuk kanserleri araştırmalarına katkı sağlayacak bağışı toplayabilmek için ilk limonata standını açtı. Hikayesinden etkilenen dünyanın dört bir yanından insanlar, Alexandra’ya destek olmak için limonata satarak bağış toplamaya başladılar. 2004 yılında hayatını kaybettiğinde tam 1 milyon dolar toplamıştı. Ailesi Alex’i kaybettikten sonra onun mirasını “Alex’in Limonata Standı Vakfı” nı kurarak devam ettirdi ve şimdi birçok çocuk bu vakıftan yardım alıyor. 5. Claudette Colvin Otobüste bir beyaza yer vermediği için tutuklanan Rosa Parks’tan tam 9 ay önce Claudette, otobüste bir beyaza yer vermeyerek ırkçılığa karşı tepki gösterdi. Henüz 15 yaşındaydı ve o otobüste tutuklandı. Tam 1 yıl sonra Browder v. Gayle davasının ilk davacılarından biri oldu.
O masum çocuklar bazen her şeyi kendileri hallediyor ve yaşın hiçbir anlamı olmadığını hepimize gösteriyorlar. Cesaretleriyle, başarılarıyla ve zekalarıyla hep bir kenara atılan “kız çocuklarının gücü”nü herkese kanıtlıyorlar… 1. Ruby Bridges 1960 yılında henüz 6 yaşında olan Ruby Bridges, hükümetin aldığı kararla o yıl beyazlarla birlikte okuyacağı karma bir okula gidecekti. Sivil giyinmiş polisler, anne ve babası eşliğinde okula gitti ancak onu kötü bir sürpriz bekliyordu. Okulun önünde büyük bir kalabalık küçük Ruby’i protesto etmek için bekliyordu. Onu aşağılayan cümleler ve pankartlar arasında, polisler eşliğinde okula girdi Ruby. O gün okula hiçbir öğrenci gitmedi, hiçbir öğretmen de Ruby’nin öğretmeni olmak istemedi. Ruby tüm gününü bomboş okulda müdürün odasında oturarak geçirdi ve polisler eşliğinde evine döndü. Ailesi işlerinden oldu, Ruby birçok hakarete maruz kaldı ama asla okula gitmekten vazgeçmedi. Her gün hakaretler arasından annesinin tembihlediği gibi dua ederek geçiyordu. Tüm bu cesaretiyle Sivil Haklar Hareketi’nin ikonu haline geldi… 2. Malala Yousafzai Yeni şeyler öğrenmeyi seven Malala, Pakistan’ın kuzey batısında bulunan Swat bölgesinde bulunan Mingora adlı bir kasabada büyüdü. Ne yazık ki dünyada okula gitmeyen ve eğitim hakkının neredeyse olmadığı 2. ülkeydi Pakistan. Malala, genç yaşta hırslı bir eğitim savunucusu olarak tanındı. Okulların saldırıya uğraması ve askeri hareketlilikle ilgili BBC’de takma isimle bir blog yazmaya başladı. Babasıyla birlikte ölüm tehditleri almaya başladılar ama eğitim hakkını savunmaktan vazgeçmediler. Bu sırada, Malala’ya The New York Times için yapılan bir belgeselde yer verildi ve BBC blogunun yazarı olarak ifşa edildi. Ardından 2012 yılında, 2 arkadaşıyla okuldan dönerken silahlı saldırıya uğradı ve kafası boynu ve omzundan tek bir kurşun girdi. Birleşik Krallık’da bulunan bir hastaneye kaldırıldı. Taliban’ın bu teşebbüsü ise tüm dünyada kınandı. Saldırının ardından 2 milyon kişi eğitim hakkı için dilekçe imzaladı ve meclis Pakistan’ın ilk Ücretsiz ve Zorunlu eğitim kanun tasarısını hızla onayladı. 3. Anne Frank Almanya’da doğan ve Yahudi bir ailenin kızı olan Anne, Nazi rejimi sırasında ailesiyle Hollanda’ya taşınmak zorunda kaldı. Yaşadığı tüm acıları, umutlarını ve hayallerini bir günlüğe yazıyordu. 2 yıl boyunca çatı katında küçük, gizli bir odada yaşamak zorunda kalmıştı. Kimliği belirsiz bir Hollandalının ihbari üzerine o odada yakalandılar. Anne, ablasıyla birlikte henüz çalışabilecek durumda olduğu için bir toplama kampına gönderildi. Her iki kız kardeş de 1945 Mart’ında İngiliz birliklerin kampı özgürlüğe kavuşturmasından sadece birkaç hafta önce tifodan öldü. Anne, o zaman tam 15 yaşındaydı. Ailesinden geriye sadece babası kalmıştı. Anne’nin günlüğünü yayınlamaya karar verdi, kitap milyonlarca basıldı. Anne, hayatını kaybeden çocukların kayıp geleceğinin simgesi haline gelmişti… 4. Alexandra Scott Alexandra, henüz birinci yaş doğum gününü yeni kutladığı sıralarda nöroblastom adı verilen ve çocuklarda görülen bir kanser türüne yakalandı. 4 yaşına geldiğinde ise evinin arka bahçesinde çocuk kanserleri araştırmalarına katkı sağlayacak bağışı toplayabilmek için ilk limonata standını açtı. Hikayesinden etkilenen dünyanın dört bir yanından insanlar, Alexandra’ya destek olmak için limonata satarak bağış toplamaya başladılar. 2004 yılında hayatını kaybettiğinde tam 1 milyon dolar toplamıştı. Ailesi Alex’i kaybettikten sonra onun mirasını “Alex’in Limonata Standı Vakfı” nı kurarak devam ettirdi ve şimdi birçok çocuk bu vakıftan yardım alıyor. 5. Claudette Colvin Otobüste bir beyaza yer vermediği için tutuklanan Rosa Parks’tan tam 9 ay önce Claudette, otobüste bir beyaza yer vermeyerek ırkçılığa karşı tepki gösterdi. Henüz 15 yaşındaydı ve o otobüste tutuklandı. Tam 1 yıl sonra Browder v. Gayle davasının ilk davacılarından biri oldu.
Habere ifade bırak !
Habere ait etiket tanımlanmamış.
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve fisiltihaber.com.tr sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.