Julius Caesar ile Kleopatra'nın Aşk Hikayesi!

(İHA) - İhlas Haber Ajansı | 01.08.2018 - 08:39, Güncelleme: 30.06.2021 - 18:33
 

Julius Caesar ile Kleopatra'nın Aşk Hikayesi!

Julius Caesar ve Kleopatra'nın az bilinen aşk hikayesi ortaya çıktı. İşte Julius Caesar, Kleopatra, Marcus Antonius hikayesi: Roma'da Cumhuriyet idaresinin sona ermesiyle senato bir nevi danışma konseyine dönüşmüştü. İmparatorluk idaresine geçiş dönemlerinde Julius Caesar ve muhaliflerinin mücadelesinden yorulsa da Roma, Dünya devletleri üzerindeki egemenlik gücünden hiç bir şey yitirmedi. Mısır bu dönemlerde Roma imparatorluğu dışında kendi başına hareket edebilen nadir ülkelerden biriydi. Oysaki Ptolemaioslar'ın idaresinde bulunduğu Mısır da içten içe çatırdıyordu. Mısırda dini sınıf ve soylu kesim yüksek vergiler altında ezilmiş olmasından dolayı hanedana destek vermiyordu. Ptolemaios hükümdarları kız kardeşlerle evlilik yapıyor ve Kraliçeler yönetim de doğrudan söz sahibi oluyordu. Bazen Kraliçe Hükümdardan daha etkin bir role sahip olabiliyordu. Tüm belirsizliklerin yanı sıra İskenderiye şehri giderek daha karmaşık bir hale geliyordu. İşte tüm bu sebepler Mısır'ı Roma'nın desteğine mahkum bırakıyordu. VII. Kleopatra kardeşi ve eşi olan XIII. Ptolemaios'la ile birlikte ülkeyi birlikte yönetiyorlardı. Julius Caesar'la girişmiş olduğu mücadeledeki son perdeyi yaşayan Magnus Pompeius Mısır'a kaçtı. Caesar'ın desteğini alabilmek amacıylaPtolemaios'un askerleri, Roma Senatosu Consul'u olan Pompeius'u öldürüp kendisini Julius Caesar'a teslim ettiler (Mö. 48). Sonuç Mısır'ın istediği gibi olmadı çünkü öldürülen Roma Consulüydü (seçimle gelinmiş en yüksek makam). Aynı zamanda Caesar hep merhametli bir insan oluşu ve cezanın ancak yalnızca Roma tarafından verileceği düşüncesini taşıyordu. Sonuçta bu durum Mısır'ın egemenlik haklarının büyük bir kısmı kaybetmesine neden oldu. Ancak daha sonra rivayetlere göre Kleopatra bir halıya sarılı olarak Julius Caesar'ın önüne getirildi bundan sonra ise Kleopatra Caesar'ın gönlünü çalmış ve ülkesi adına bir çok siyasi taviz koparmayı başarmıştır. KLEOPATRA'NIN ÜNÜ GÜZELLİĞİNDEN DEĞİL Kleopatra'nın günümüze kadar ulaşmış olan ünü esasen güzelliğinden değil zengin ve güçlü aynı zamanda hırslı olmasından ileri geliyordu. Kleopatra Ptolemaioslar imparatorluğunu eski görkemli günlerine kavuşturmak için mücadele ediyordu. Julius Caesar'dan olan ilişkisindenCaesarion isimli bir çocukları olduğu rivayet edilir. Julius Caesar Kleopatra'ya erkek kardeşine karşı siyasi olarak destek sağladı. Ancak İskenderiye şehri ayak takımı Julius Caesar'a karşı çıkıp isyan etti. İsyanı bastırmak için girilen sokak savaşlarını bastırmak çok güç oldu. Bu isyanla beraber İskenderiye kütüphanesinin bir kısmı yangınlarla zarar gördü. Bu isyan sırasında Caesar ve Kleopatra hayatlarını dahi Yahudi muhafızlar sayesinde kurtardılar. Bundan dolayı Caesar yahudilere sempati duymasına neden oldu. İsyanın bastırılmasıyla beraber Kleopatra Mısır'ın tek hükümdarı oldu. Mısırdaki karışıklıklar sona erdikten sonra Julius Caesar Roma'ya geri döndü. Kleopatra ise daha sonra Roma'yı ziyaret etti. Roma'daki politik ve sosyal yaşamı düzenlemeye çalışan Caesar Senatoda öldürülmesinden sonra iç karışıklıkların başladığı Roma'dan ayrılıp ülkesine döndü. Roma'daki gelişmeleri kendi ülkesinden yakından takip etti. Marcus Antonius Julius Caesar'ın her zaman en yakınındaki bir isim olup onun güvenini kazanmıştı. Julius Caesar'ın cenazesinde etkili bir konuşma yapmıştı. Daha sonra Caesar'ın kardeşinin torunu olan aynı zamanda Caesar'ın evlatlığı olan Octavianus'la beraber Mö. 43II. Triumvirlik (Pakt) eşiti olarak tanıdı. ünkü Triumvirlik ayrıcalığını aslında Octavianus'un sayesinde elde etmişti. Marcus Antonius iyi bir insan ve çok iyi bir askeri yetenekti halk tarafından ise seviliyordu. TEK BAŞINA HÜKÜMDAR OLMAK İSTİYORDU Yunanlılarla çok iyi anlaşan Antonius Mö. 42 yılındaki Philipi zaferiyle beraber Atina'da kışı geçirdi. Daha sonra Ege'ye (İyonya) gelen Antonius büyük bir sevgi ile karşılandı. Daha Doğuya Tarsus'a kadar giden Antonius burada Kleopatra ile görüşmek istiyordu. Marcus Antonius'un her ne kadar Roma'da iyi bir konumu olsa da tek başına hükümdar olmak istiyordu. Nitekim bunu elde edebilmek için parası yoktu. Bu yüzden Kleopatra ile görüşmek üzere onu Tarsus'a davet etti. Bu görüşmede Kleopatranın cazibesine kapılıp aşık oldu belki de ekonomik gücünden yararlanmak için böyle görünüyordu. İkisininde güçlenebilmek için birbirlerine ihtiyaçları vardı. Birlikte İskenderiye'ye giden çift burada görkemli partiler düzenlediler. Antonius'a Ptolemaiosların koruyucu tanrısı Dionysos rolü biçildi Kleopatra ise için ise tanrıça İsis rolü uygun görüldü. Mısır'da portre bu durumdayken Octavianus ise Roma'daki sorunlarla uğraşıyordu. Orta İtalyadaki iç ayaklanmalar Roma'nın tahıl nakliyelerine büyük saldırılar gerçekleşiyordu. Bu nedenlerden dolayı Octavianus, Antonius'tan yardım istedi ve Antonius gerekli yardımı sağladı. "İskenderiye Bağışları" töreninde Kralların Kraliçesi olarak halkı selamlayan Kleopatranın yanında bulunan tahta oturdu. Roma'nın bazı eyaletlerini Kleopatra'nın çocuklarının egemenliğine bıraktı. Kleopatra'nın Caesar'dan olma oğlu Caesarion'Krallar Kralı olarak tanıdı. Kleopatra ise bu durumdan oldukça memnuniyet duyuyordu çünkü siyasi gücü artıkça artıyordu. ANTONİUS BÜYÜK TEPKİ ÇEKTİ Bu durumun siyasi karşılığı Roma'da farklıydı Antonius'un aleyhinde propaganda yapan Octavianus onu kadın esiri olarak gösteriyordu her platformda. Karşılıklı çatışmanın savaşa dönmesiyle beraber senatonun bir bölümü ve gönüllü birlikleriyle Yunanistan'da bulunan Antonius'un yanına katıldılar. Kleopatra'nın da fiili olarak kendisine katılmasını kabul eden Antonius büyük bir tepki çekti. Dolayısıyla kendisine katılan kişiler firar etmeye kendisini terk etmeye başladılar. Nitekim kadın esiri olmak kültürel olarak Roma'da hoş karşılanmıyordu. Nihayetinde Mö.31 Actium Savaşı Antonius adına tam bir hüsran oldu. Savaştan sonra aşıklar güneye kaçtılar. Kendilerini takip eden meşhur Agustus (Oktavianus) ertesi yıl Antonius'u nihai olarak yenilgiye uğrattı. Antonius intihar etti. Kleopatra ise kendini yılan ile zehri ile zehirledi. Kleopatra'nın Mısır'ı görkemli günlerine döndürme hırsı aslında Mısır'ın sonu oldu. Mısır'ın bu durumu Agustus'un imparatorluk Roma'sına bambaşka bir ivme kazandırmıştı.
Julius Caesar ve Kleopatra'nın az bilinen aşk hikayesi ortaya çıktı. İşte Julius Caesar, Kleopatra, Marcus Antonius hikayesi: Roma'da Cumhuriyet idaresinin sona ermesiyle senato bir nevi danışma konseyine dönüşmüştü. İmparatorluk idaresine geçiş dönemlerinde Julius Caesar ve muhaliflerinin mücadelesinden yorulsa da Roma, Dünya devletleri üzerindeki egemenlik gücünden hiç bir şey yitirmedi. Mısır bu dönemlerde Roma imparatorluğu dışında kendi başına hareket edebilen nadir ülkelerden biriydi. Oysaki Ptolemaioslar'ın idaresinde bulunduğu Mısır da içten içe çatırdıyordu. Mısırda dini sınıf ve soylu kesim yüksek vergiler altında ezilmiş olmasından dolayı hanedana destek vermiyordu. Ptolemaios hükümdarları kız kardeşlerle evlilik yapıyor ve Kraliçeler yönetim de doğrudan söz sahibi oluyordu. Bazen Kraliçe Hükümdardan daha etkin bir role sahip olabiliyordu. Tüm belirsizliklerin yanı sıra İskenderiye şehri giderek daha karmaşık bir hale geliyordu. İşte tüm bu sebepler Mısır'ı Roma'nın desteğine mahkum bırakıyordu. VII. Kleopatra kardeşi ve eşi olan XIII. Ptolemaios'la ile birlikte ülkeyi birlikte yönetiyorlardı. Julius Caesar'la girişmiş olduğu mücadeledeki son perdeyi yaşayan Magnus Pompeius Mısır'a kaçtı. Caesar'ın desteğini alabilmek amacıylaPtolemaios'un askerleri, Roma Senatosu Consul'u olan Pompeius'u öldürüp kendisini Julius Caesar'a teslim ettiler (Mö. 48). Sonuç Mısır'ın istediği gibi olmadı çünkü öldürülen Roma Consulüydü (seçimle gelinmiş en yüksek makam). Aynı zamanda Caesar hep merhametli bir insan oluşu ve cezanın ancak yalnızca Roma tarafından verileceği düşüncesini taşıyordu. Sonuçta bu durum Mısır'ın egemenlik haklarının büyük bir kısmı kaybetmesine neden oldu. Ancak daha sonra rivayetlere göre Kleopatra bir halıya sarılı olarak Julius Caesar'ın önüne getirildi bundan sonra ise Kleopatra Caesar'ın gönlünü çalmış ve ülkesi adına bir çok siyasi taviz koparmayı başarmıştır. KLEOPATRA'NIN ÜNÜ GÜZELLİĞİNDEN DEĞİL Kleopatra'nın günümüze kadar ulaşmış olan ünü esasen güzelliğinden değil zengin ve güçlü aynı zamanda hırslı olmasından ileri geliyordu. Kleopatra Ptolemaioslar imparatorluğunu eski görkemli günlerine kavuşturmak için mücadele ediyordu. Julius Caesar'dan olan ilişkisindenCaesarion isimli bir çocukları olduğu rivayet edilir. Julius Caesar Kleopatra'ya erkek kardeşine karşı siyasi olarak destek sağladı. Ancak İskenderiye şehri ayak takımı Julius Caesar'a karşı çıkıp isyan etti. İsyanı bastırmak için girilen sokak savaşlarını bastırmak çok güç oldu. Bu isyanla beraber İskenderiye kütüphanesinin bir kısmı yangınlarla zarar gördü. Bu isyan sırasında Caesar ve Kleopatra hayatlarını dahi Yahudi muhafızlar sayesinde kurtardılar. Bundan dolayı Caesar yahudilere sempati duymasına neden oldu. İsyanın bastırılmasıyla beraber Kleopatra Mısır'ın tek hükümdarı oldu. Mısırdaki karışıklıklar sona erdikten sonra Julius Caesar Roma'ya geri döndü. Kleopatra ise daha sonra Roma'yı ziyaret etti. Roma'daki politik ve sosyal yaşamı düzenlemeye çalışan Caesar Senatoda öldürülmesinden sonra iç karışıklıkların başladığı Roma'dan ayrılıp ülkesine döndü. Roma'daki gelişmeleri kendi ülkesinden yakından takip etti. Marcus Antonius Julius Caesar'ın her zaman en yakınındaki bir isim olup onun güvenini kazanmıştı. Julius Caesar'ın cenazesinde etkili bir konuşma yapmıştı. Daha sonra Caesar'ın kardeşinin torunu olan aynı zamanda Caesar'ın evlatlığı olan Octavianus'la beraber Mö. 43II. Triumvirlik (Pakt) eşiti olarak tanıdı. ünkü Triumvirlik ayrıcalığını aslında Octavianus'un sayesinde elde etmişti. Marcus Antonius iyi bir insan ve çok iyi bir askeri yetenekti halk tarafından ise seviliyordu. TEK BAŞINA HÜKÜMDAR OLMAK İSTİYORDU Yunanlılarla çok iyi anlaşan Antonius Mö. 42 yılındaki Philipi zaferiyle beraber Atina'da kışı geçirdi. Daha sonra Ege'ye (İyonya) gelen Antonius büyük bir sevgi ile karşılandı. Daha Doğuya Tarsus'a kadar giden Antonius burada Kleopatra ile görüşmek istiyordu. Marcus Antonius'un her ne kadar Roma'da iyi bir konumu olsa da tek başına hükümdar olmak istiyordu. Nitekim bunu elde edebilmek için parası yoktu. Bu yüzden Kleopatra ile görüşmek üzere onu Tarsus'a davet etti. Bu görüşmede Kleopatranın cazibesine kapılıp aşık oldu belki de ekonomik gücünden yararlanmak için böyle görünüyordu. İkisininde güçlenebilmek için birbirlerine ihtiyaçları vardı. Birlikte İskenderiye'ye giden çift burada görkemli partiler düzenlediler. Antonius'a Ptolemaiosların koruyucu tanrısı Dionysos rolü biçildi Kleopatra ise için ise tanrıça İsis rolü uygun görüldü. Mısır'da portre bu durumdayken Octavianus ise Roma'daki sorunlarla uğraşıyordu. Orta İtalyadaki iç ayaklanmalar Roma'nın tahıl nakliyelerine büyük saldırılar gerçekleşiyordu. Bu nedenlerden dolayı Octavianus, Antonius'tan yardım istedi ve Antonius gerekli yardımı sağladı. "İskenderiye Bağışları" töreninde Kralların Kraliçesi olarak halkı selamlayan Kleopatranın yanında bulunan tahta oturdu. Roma'nın bazı eyaletlerini Kleopatra'nın çocuklarının egemenliğine bıraktı. Kleopatra'nın Caesar'dan olma oğlu Caesarion'Krallar Kralı olarak tanıdı. Kleopatra ise bu durumdan oldukça memnuniyet duyuyordu çünkü siyasi gücü artıkça artıyordu. ANTONİUS BÜYÜK TEPKİ ÇEKTİ Bu durumun siyasi karşılığı Roma'da farklıydı Antonius'un aleyhinde propaganda yapan Octavianus onu kadın esiri olarak gösteriyordu her platformda. Karşılıklı çatışmanın savaşa dönmesiyle beraber senatonun bir bölümü ve gönüllü birlikleriyle Yunanistan'da bulunan Antonius'un yanına katıldılar. Kleopatra'nın da fiili olarak kendisine katılmasını kabul eden Antonius büyük bir tepki çekti. Dolayısıyla kendisine katılan kişiler firar etmeye kendisini terk etmeye başladılar. Nitekim kadın esiri olmak kültürel olarak Roma'da hoş karşılanmıyordu. Nihayetinde Mö.31 Actium Savaşı Antonius adına tam bir hüsran oldu. Savaştan sonra aşıklar güneye kaçtılar. Kendilerini takip eden meşhur Agustus (Oktavianus) ertesi yıl Antonius'u nihai olarak yenilgiye uğrattı. Antonius intihar etti. Kleopatra ise kendini yılan ile zehri ile zehirledi. Kleopatra'nın Mısır'ı görkemli günlerine döndürme hırsı aslında Mısır'ın sonu oldu. Mısır'ın bu durumu Agustus'un imparatorluk Roma'sına bambaşka bir ivme kazandırmıştı.
Habere ifade bırak !
Habere ait etiket tanımlanmamış.
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve fisiltihaber.com.tr sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.