Mutlaka İzlemeniz Gereken 7 Vampir Filmi!
(İHA) - İhlas Haber Ajansı |
17.08.2018 - 09:37, Güncelleme:
30.06.2021 - 18:33
Mutlaka İzlemeniz Gereken 7 Vampir Filmi!
Vampirler gün batımından itibaren ortaya çıkan ve gece boyunca insanları avlayıp onların kanı ile beslenen mitolojik bir varlıktır aslında. Ama günümüzde vampir denildiğinde akıllara -popülerliği yüzünden- Alacakaranlık serisinden Edward ve ailesi akıllara geliyor.
Bu hafta sonu ne izlesem diye düşünenler için bu güzel, kanlı ve korkulu listeyi sunuyoruz. Bu hafta sonu bile olmasa ölmeden önce bir izleyin ya da bir vampir tarafından ısırılmadan önce!
1- Bram Stoker’s Dracula (1992)
Bram Stoker’ın romanından uyarlama olan film meşhur The Godfather filminin yönetmeni Francis Ford Coppola tarafından çekilmiş. Oyuncu kadrosu ise gayet gösterişli. Gary Oldman, Anthony Hopkins, Keanu Reeves gibi isimler gözümüze çarpıyor. Drakula filmi vampir filmleri arasında en unutulmaz klasikler arasında yerini çoktan alıyor. Aynı zamanda 1993 yılında En iyi makyaj, kostüm ve ses efektleri dalında Oscar ödüllerini de toplamıştı. Bu film için neredeyse kitaba en sadık kalan uyarlama diyebilirim. Genç bir avukatın nişanlısına vurulan Drakula’nın planlarını görebileceğiniz bu filmi izlemenizi deli gibi tavsiye ediyorum.
2- Interview with the Vampire (1994)
Sanırım izlediğim ilk vampir filmi buydu ki benim doğduğum yıl çıkmış zaten. Filme saygı duymamam imkansız, benimle yaşıt yahu! Film aslında Anne Rice’ın 1976 tarihli Vampirle Görüşme adlı romanın uyarlaması olarak karşımıza çıkmış.
Filmin yönetmeni başarılı yönetmenler arasında yer edinmiş Neil Jordan’ın ta kendisidir. Filmde bir neslin kalbini çalan oyuncular yer alıyor. Lestat rolünde Tom Cruise’a ek olarak Brad Pitt, Antonio Banderas, Kirsten Dunst filmdeki rolleriyle dikkat çekiyorlar. Hatta Kirsten Dunst resmen minnacık bir çocuk! Kıvır kıvır saçları ile vampirliği adete bir porselen bebeğe dönüştürmüş kendisini. Ayrıca filmin müziklerine ayrıca bakmanızı istiyorum; çünkü Elliot Goldenthal harikalar yaratmış. Filmde bir vampirin insan öldürmemek için girdiği çabaları görünce resmen yüreğimiz burkuluyor, sen gel ben sana kanımı vereyim diyorsunuz.
3- From Dusk Till Dawn (1996)
Filmin benim için önemli olmasının sebeplerinden biri yönetmeninin Sin City filminden de tanıdığımız Robert Rodriguez olmasıdır, ikincisi ise oyuncular arasında başka bir sevdiğim yönetmen Quentin Tarantino olmasıdır. Filmin akıllara işleyen en önemli sahnesi şüphesiz Salma Hayek’in yılan dansı sahnesidir. Ki dans sahnesi sinema tarihinin en seksi sahnelerinden biri olarak görülüyor. Yarı gangster yarı vampir filmi olarak izleyebileceğimiz bir film olmuş. Çünkü filmin ikinci yarısı baya korku filmine dönüyor.
4- Blade (1998)
Vampir filmi dediğimizde de vampir peşinde koşup hayatındaki tek amacı onları öldürmek olan biri aklımıza geliyor: Blade! Vampirleri genelde beyaz ve soluk tenli gösteren sinema Blade filmi ile buna bir ara vermiş ve siyahi bir yarı-vampiri bizlere göstermek istemişler. Şöyle de bir şey var ki Blade, Marvel çizgi roman karakterlerinden biri ve biz onun uyarlamasını izliyoruz. 1998 yapımının ardından iki film daha çekilmiş ve üçleme haline getirilmiş. Filmde Wesley Snipes, karakteri resmen yaşamış. Filmin yönetmeni ise Stephen Norrington.
5- Queen of the Damned (2002)
Açık ara izlediğim en iyi vampir filmlerinden biri de Lanetliler Kraliçesi’ydi . Vampir Lestat olarak başrolü kapan Stuart Townsend bir zamanlar benim de kalbimi kapmıştı. Sivri yüz hatları ile bence gayet çekici bir vampir olmuş. Kraliçe Vampir rolünde ise Amerikalı Rap yıldızı Aaliyah bulunuyor. Matrix filmlerinde de oynaması düşünülürken bu filmin çekimlerinden hemen sonra geçirdiği bir uçak kazasında yaşamını yitirmişti.
Filmin yönetmeni Michael Rymer aynı zamanda şu an yayında olmasa da hepinizin hakkında bir şeyler duyduğu Hannibal dizisinin de yapımcılarından biriydi. Filmde insanları etkilemek için rock yıldızı olan bir vampir ve bu vampiri kullanarak dünyayı ele geçirmeyi planlayan bir vampir kraliçenin arasında geçenleri görüyoruz. Hatta bir ara baya şehvetli bir aşk yaşıyorlar.
6- Van Helsing (2004)
Van Helsing ismi kulağımıza aşina olduğu üzere bir vampir avcısıdır. Filmin senaryosunu yazıp aynı zamanda yönetmenliğini yapan Stephen Sommers, Bram Stoker’ın yarattığı bu ünlü vampir avcısı karakterini ve korku edebiyatının önde gelen canavarlarını aynı filmde buluşturmuştur. Baş rolde ise Hugh Jackman var -ki kendisi de genç kızlarını kalbini çalanlar listesinde- İnsanlığı dünyadaki her türlü kötülükten kurtarmak için gelen Van Helsing ve yardımcısının hareketli serüvenine sizi davet ediyorum.
7- Abraham Lincoln: Vampire Hunter (2012)
Yine bir vampir avcısı filmi ile karşı karşıyayız. Ne çekti bu vampirler yahu, ne yapsınlar doyurmasınlar mı karınlarını? Bu film de aynı zamanda bir roman uyarlaması olarak karşımıza çıkıyor. Filmin yönetmeni ise Timur Bekmambetov. Film, Abraham Lincoln’un ‘gizli günlükleri’ üzerinden nasıl vampir avcısına dönüştüğünü anlatıyor. Başrollerde ise Benjamin Walker, Anthony Mackie, Dominic Cooper, Mary Elizabeth Winstead gibi isimler bulunuyor. Vampirler ile insanlar arasındaki iktidar mücadelesini bu filmde çok iyi bir anlatımla görebiliyoruz.
Vampirler gün batımından itibaren ortaya çıkan ve gece boyunca insanları avlayıp onların kanı ile beslenen mitolojik bir varlıktır aslında. Ama günümüzde vampir denildiğinde akıllara -popülerliği yüzünden- Alacakaranlık serisinden Edward ve ailesi akıllara geliyor.
Bu hafta sonu ne izlesem diye düşünenler için bu güzel, kanlı ve korkulu listeyi sunuyoruz. Bu hafta sonu bile olmasa ölmeden önce bir izleyin ya da bir vampir tarafından ısırılmadan önce!
1- Bram Stoker’s Dracula (1992)
Bram Stoker’ın romanından uyarlama olan film meşhur The Godfather filminin yönetmeni Francis Ford Coppola tarafından çekilmiş. Oyuncu kadrosu ise gayet gösterişli. Gary Oldman, Anthony Hopkins, Keanu Reeves gibi isimler gözümüze çarpıyor. Drakula filmi vampir filmleri arasında en unutulmaz klasikler arasında yerini çoktan alıyor. Aynı zamanda 1993 yılında En iyi makyaj, kostüm ve ses efektleri dalında Oscar ödüllerini de toplamıştı. Bu film için neredeyse kitaba en sadık kalan uyarlama diyebilirim. Genç bir avukatın nişanlısına vurulan Drakula’nın planlarını görebileceğiniz bu filmi izlemenizi deli gibi tavsiye ediyorum.
2- Interview with the Vampire (1994)
Sanırım izlediğim ilk vampir filmi buydu ki benim doğduğum yıl çıkmış zaten. Filme saygı duymamam imkansız, benimle yaşıt yahu! Film aslında Anne Rice’ın 1976 tarihli Vampirle Görüşme adlı romanın uyarlaması olarak karşımıza çıkmış.
Filmin yönetmeni başarılı yönetmenler arasında yer edinmiş Neil Jordan’ın ta kendisidir. Filmde bir neslin kalbini çalan oyuncular yer alıyor. Lestat rolünde Tom Cruise’a ek olarak Brad Pitt, Antonio Banderas, Kirsten Dunst filmdeki rolleriyle dikkat çekiyorlar. Hatta Kirsten Dunst resmen minnacık bir çocuk! Kıvır kıvır saçları ile vampirliği adete bir porselen bebeğe dönüştürmüş kendisini. Ayrıca filmin müziklerine ayrıca bakmanızı istiyorum; çünkü Elliot Goldenthal harikalar yaratmış. Filmde bir vampirin insan öldürmemek için girdiği çabaları görünce resmen yüreğimiz burkuluyor, sen gel ben sana kanımı vereyim diyorsunuz.
3- From Dusk Till Dawn (1996)
Filmin benim için önemli olmasının sebeplerinden biri yönetmeninin Sin City filminden de tanıdığımız Robert Rodriguez olmasıdır, ikincisi ise oyuncular arasında başka bir sevdiğim yönetmen Quentin Tarantino olmasıdır. Filmin akıllara işleyen en önemli sahnesi şüphesiz Salma Hayek’in yılan dansı sahnesidir. Ki dans sahnesi sinema tarihinin en seksi sahnelerinden biri olarak görülüyor. Yarı gangster yarı vampir filmi olarak izleyebileceğimiz bir film olmuş. Çünkü filmin ikinci yarısı baya korku filmine dönüyor.
4- Blade (1998)
Vampir filmi dediğimizde de vampir peşinde koşup hayatındaki tek amacı onları öldürmek olan biri aklımıza geliyor: Blade! Vampirleri genelde beyaz ve soluk tenli gösteren sinema Blade filmi ile buna bir ara vermiş ve siyahi bir yarı-vampiri bizlere göstermek istemişler. Şöyle de bir şey var ki Blade, Marvel çizgi roman karakterlerinden biri ve biz onun uyarlamasını izliyoruz. 1998 yapımının ardından iki film daha çekilmiş ve üçleme haline getirilmiş. Filmde Wesley Snipes, karakteri resmen yaşamış. Filmin yönetmeni ise Stephen Norrington.
5- Queen of the Damned (2002)
Açık ara izlediğim en iyi vampir filmlerinden biri de Lanetliler Kraliçesi’ydi . Vampir Lestat olarak başrolü kapan Stuart Townsend bir zamanlar benim de kalbimi kapmıştı. Sivri yüz hatları ile bence gayet çekici bir vampir olmuş. Kraliçe Vampir rolünde ise Amerikalı Rap yıldızı Aaliyah bulunuyor. Matrix filmlerinde de oynaması düşünülürken bu filmin çekimlerinden hemen sonra geçirdiği bir uçak kazasında yaşamını yitirmişti.
Filmin yönetmeni Michael Rymer aynı zamanda şu an yayında olmasa da hepinizin hakkında bir şeyler duyduğu Hannibal dizisinin de yapımcılarından biriydi. Filmde insanları etkilemek için rock yıldızı olan bir vampir ve bu vampiri kullanarak dünyayı ele geçirmeyi planlayan bir vampir kraliçenin arasında geçenleri görüyoruz. Hatta bir ara baya şehvetli bir aşk yaşıyorlar.
6- Van Helsing (2004)
Van Helsing ismi kulağımıza aşina olduğu üzere bir vampir avcısıdır. Filmin senaryosunu yazıp aynı zamanda yönetmenliğini yapan Stephen Sommers, Bram Stoker’ın yarattığı bu ünlü vampir avcısı karakterini ve korku edebiyatının önde gelen canavarlarını aynı filmde buluşturmuştur. Baş rolde ise Hugh Jackman var -ki kendisi de genç kızlarını kalbini çalanlar listesinde- İnsanlığı dünyadaki her türlü kötülükten kurtarmak için gelen Van Helsing ve yardımcısının hareketli serüvenine sizi davet ediyorum.
7- Abraham Lincoln: Vampire Hunter (2012)
Yine bir vampir avcısı filmi ile karşı karşıyayız. Ne çekti bu vampirler yahu, ne yapsınlar doyurmasınlar mı karınlarını? Bu film de aynı zamanda bir roman uyarlaması olarak karşımıza çıkıyor. Filmin yönetmeni ise Timur Bekmambetov. Film, Abraham Lincoln’un ‘gizli günlükleri’ üzerinden nasıl vampir avcısına dönüştüğünü anlatıyor. Başrollerde ise Benjamin Walker, Anthony Mackie, Dominic Cooper, Mary Elizabeth Winstead gibi isimler bulunuyor. Vampirler ile insanlar arasındaki iktidar mücadelesini bu filmde çok iyi bir anlatımla görebiliyoruz.
Habere ifade bırak !
Bu habere hiç ifade kullanılmamış ilk ifadeyi siz kullanın.
Habere ait etiket tanımlanmamış.
Okuyucu Yorumları
(0)
Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.