Ergezen, Kendimiz Olmaya Çalışıyoruz!

Ocak ayı kültür sanat etkinlikleri kapsamında çeşitli programları edebiyatseverlerle buluşturan Kahramanmaraş Büyükşehir Belediyesi; Hece Dergisi sahibi Ömer Faruk Ergezen, Yayın Kurulu üyeleri Atıf Bedir, İbrahim Demirci ve Faruk Uysal ile editörler Ali Karaçalı, Ali Ulvi Temel, Eyyüp Akyüz, Hatice Bildirici ile Özlem Güner’in katılımıyla ‘Hece Dergisi Buluşmaları’ etkinliği düzenledi.  Yedi Güzel Adam Edebiyat Müzesi’nde gerçekleştirilen etkinlikte Vali Ömer Faruk Coşkun, Büyükşehir Belediyesi Kültür Spor ve Turizm Dairesi Başkanı Duran Doğan, yazar ve şairler ile çok sayıda edebiyatsever de yer aldı. Etkinlikte konuşmacılar; Türkiye’de dergicilik, Hece Dergisi’nin oluşumu ve yayın hayatı ile okuma alışkanlığı gibi pek çok konuyu ele aldı. Yaklaşık bir buçuk saat süren söyleşide konuşmacılar, katılımcılardan gelen soruları da büyük bir samimiyetle yanıtladı. Edebiyatseverler, etkinlikten duyduğu memnuniyeti belirterek Büyükşehir Belediye Başkanı Hayrettin Güngör ve Hece Dergisi’nin usta kalemlerine teşekkür etti. Etkinlikte konuşan Hece Dergisi sahibi Ömer Faruk Ergezen, “Hece Dergisi, konuşacak ve tartışacak çok şeyi olan yazarlardan oluşuyor. Cumhuriyet Dönemi’nde insanların düşünce yapısını şekillendiren en önemli isimlerden bir tanesi Mehmet Akif Ersoy’dur. Ardından Necip Fazıl, Sezai Karakoç, Nuri Pakdil gibi isimler geliyor. Hece Dergisi yazar kadrosu da aslından bunların bir toplamı. Ayrıca biz bir şeylerin devamı değiliz. Yeni bir oluşumuz ve kendimiz olmaya çalıştık. Biz bu toprakların çocuklarıyız ve bu topraklarda var olan her düşünce bizim için önemli. Bu düşüncemizi de tüm yayınlarımıza yansıtıyoruz” ifadelerini kullandı.  Ali Karaçalı ise yaptığı konuşmada, “Bilindiği üzere dergiler, edebiyat ve düşünce hayatımızın atar damarları, öncüsü ve itici gücüdürler. Yayınlandıkları her dönemde dergiler; ülkenin sanat, edebiyat ve düşünce hayatının şekillenmesinde belirleyici bir işlev görür. Kültürün, sanatın, edebiyatın ve düşüncenin kalbi buralarda atar. Cemil Meriç’in de dediği gibi dergiler, tefekkürün kaleleridir. Sebîlürreşâd dendiğinde Mehmet Akif ve Eşref Edip, Servet-i Fünun dediğimizde Tevfik Fikret ve Süleyman Nazif, Hareket dediğimizde Nurettin Topçu, Türk Edebiyatı’nda Ahmet Kabaklı, Varlık dediğimizde Yaşar Nabi, Büyük Doğu dediğimizde Necip Fazıl, Diriliş dediğimizde Sezai Karakoç, Edebiyat dediğimiz Nuri Pakdil ve arkadaşları akla gelir. Bu isimlerle birlikte zihnimizde farklı düşünceler, inanışlar, anlayışlar, bakış açıları, dünya, ülke ve hayat tasavvurları belirir” cümlelerini kaydetti.