Çılgın Filozofların özellikleri!

21.08.2020 - 15:41, Güncelleme: 30.06.2021 - 18:35
 

Çılgın Filozofların özellikleri!

Yaptıkları tarihe geçen işlerle aynı zamanda adlarını da tarihe geçiren bu isimlerin yaşayışları, inandıkları, karakterleri de oldukça farklı ve ilginç! İşte filozofların ne kadar çılgın olduğunu kanıtlayan özellikleri!

Filozof denilince sizin de aklınıza oturaklı ve ciddi görünümlü insanlar geliyor öyle değil mi? Aslında onlar da insan ve daha önce hiç duymadığınız özelliklere sahipler. İşte hiç beklemeyeceğiniz, çok şaşıracağınız çılgınlıklara imza atan o filozoflar ve çılgınlıkları; Nietzsche'nin Dramı   3 Ocak 1889 tarihinde Friedrich Nietzsche odasından çıktı ve bir at sürücüsünün atına kamçı vurduğunu gördü. Atın üstüne büyük bir heyecanla koştu, kollarını atın boynuna doladı ve ağlamaya başladı. Tam bir sinir krizi geçiriyordu. Yere düştü ve kendini kaybetti. İnsanlar bu manzara karşısında şaşkına dönmüştü. İster inanın ister inanmayın o tarihten sonra hayatı tam bir çöküşe girdi. Bütün zihni melekelerini bu olayla kaybetti. 1897 yılına kadar kendisine annesi bu tarihten sonra da annesi vefat ettiği için kız kardeşi  baktı. 1900 yılında hayatını kaybetti. Ölüm nedeni beyin kanseriydi. Tavuk mu İnsan mı?   Sinoplu Diyojen biraz agresif bir insandı. Darphane işletmekte olan babasının yaptığı paraları tahşişe uğratınca yani değerlerini azaltınca Sinop'tan sürüldü. O da soluğu Atina'da aldı. Her ne kadar kendisi Büyük İskender'e "Gölge etme başka ihsan istemem" demesiyle meşhur olmuşsa da tek deliliği bu değildi. Platon'un "insan iki ayaklı kılsız bir hayvandır" dediğini duyunca eline bir tane tavuk almış, tüylerini yolmuş ve Platon'un bu tavuğu insan olarak akademisine kabul etmesini ya da hatasını kabul etmesini talep etmişti. Descartes Fırınlarda Uyuyordu   Dünyanın en fazla referans verilen ve batı felsefesinin temeli sayılabilecek "Düşünüyorum öyleyse varım" sözünün Descartes’in aklına fırında uyurken geldiğini bilmek nasıl ilginç bir evrende yaşadığımızı hatırlatıyor. Evet, fırın evinizdeki fırınlar gibi değildi, büyük taş bir fırındı ve ateşi, yemek yapmak istendiği zaman arttırılıyordu ama gene de içine girip uyumak herhalde ilginç bir fikirden çok daha ötesi. Hükümet Sokrates'e Borçlu   Yaşadığı dönemde Sokrates'in sıfatlarından biri de "Atina'nın sineği"ydi. Bazı Atinalılara göre kendisi aynı sineklerin atları rahatsız ettiği gibi Atina'yı rahatsız ediyordu... Sürekli sorular sorması ve o dönem için geçerli sayılan bütün kuralları sorgulaması bazılarını zıvanadan çıkartıyor hatta gençleri yoldan çıkardığı iddia ediliyordu. Neticede bu tip suçlamalarla yargılandı ve ölüm cezasına çarptırıldı. Antik çağda düşünce özgürlüğü bir yere kadar. Demonax'ın Açlığı   Döneminin en önemli kanun koyucularından biriydi. Adı Solon ve Lycurgus ile birlikte anılıyordu. Arkadia'da yaşıyordu. Önemli reformlar yaptı. Döneminin en muteber insanlarından biriydi. İnsanları barıştırmak ve hukuk kuralları koymak ile uğraşıyordu. Herhangi bir ihtilaf çıktığında çözmesi için Demonax'a başvurmak bir adet olmuştu. Yaşlandığı zaman kendine bakamayacak hale geldiğinde Demonax kendisine baktı ve bu haliyle kimseye yük olmak istemediğine karar verdi. Yemek yemeyi bıraktı. Ölene kadar ağzına tek lokma koymadı. 100 yaşında öldüğünde, yemek yememek suretiyle intihar eden ilk insan olabilirdi.
Yaptıkları tarihe geçen işlerle aynı zamanda adlarını da tarihe geçiren bu isimlerin yaşayışları, inandıkları, karakterleri de oldukça farklı ve ilginç! İşte filozofların ne kadar çılgın olduğunu kanıtlayan özellikleri!

Filozof denilince sizin de aklınıza oturaklı ve ciddi görünümlü insanlar geliyor öyle değil mi? Aslında onlar da insan ve daha önce hiç duymadığınız özelliklere sahipler. İşte hiç beklemeyeceğiniz, çok şaşıracağınız çılgınlıklara imza atan o filozoflar ve çılgınlıkları;


Nietzsche'nin Dramı

 

3 Ocak 1889 tarihinde Friedrich Nietzsche odasından çıktı ve bir at sürücüsünün atına kamçı vurduğunu gördü. Atın üstüne büyük bir heyecanla koştu, kollarını atın boynuna doladı ve ağlamaya başladı. Tam bir sinir krizi geçiriyordu. Yere düştü ve kendini kaybetti. İnsanlar bu manzara karşısında şaşkına dönmüştü. İster inanın ister inanmayın o tarihten sonra hayatı tam bir çöküşe girdi. Bütün zihni melekelerini bu olayla kaybetti. 1897 yılına kadar kendisine annesi bu tarihten sonra da annesi vefat ettiği için kız kardeşi  baktı. 1900 yılında hayatını kaybetti. Ölüm nedeni beyin kanseriydi.


Tavuk mu İnsan mı?

 

Sinoplu Diyojen biraz agresif bir insandı. Darphane işletmekte olan babasının yaptığı paraları tahşişe uğratınca yani değerlerini azaltınca Sinop'tan sürüldü. O da soluğu Atina'da aldı. Her ne kadar kendisi Büyük İskender'e "Gölge etme başka ihsan istemem" demesiyle meşhur olmuşsa da tek deliliği bu değildi. Platon'un "insan iki ayaklı kılsız bir hayvandır" dediğini duyunca eline bir tane tavuk almış, tüylerini yolmuş ve Platon'un bu tavuğu insan olarak akademisine kabul etmesini ya da hatasını kabul etmesini talep etmişti.


Descartes Fırınlarda Uyuyordu

 

Dünyanın en fazla referans verilen ve batı felsefesinin temeli sayılabilecek "Düşünüyorum öyleyse varım" sözünün Descartes’in aklına fırında uyurken geldiğini bilmek nasıl ilginç bir evrende yaşadığımızı hatırlatıyor. Evet, fırın evinizdeki fırınlar gibi değildi, büyük taş bir fırındı ve ateşi, yemek yapmak istendiği zaman arttırılıyordu ama gene de içine girip uyumak herhalde ilginç bir fikirden çok daha ötesi.


Hükümet Sokrates'e Borçlu

 

Yaşadığı dönemde Sokrates'in sıfatlarından biri de "Atina'nın sineği"ydi. Bazı Atinalılara göre kendisi aynı sineklerin atları rahatsız ettiği gibi Atina'yı rahatsız ediyordu... Sürekli sorular sorması ve o dönem için geçerli sayılan bütün kuralları sorgulaması bazılarını zıvanadan çıkartıyor hatta gençleri yoldan çıkardığı iddia ediliyordu. Neticede bu tip suçlamalarla yargılandı ve ölüm cezasına çarptırıldı. Antik çağda düşünce özgürlüğü bir yere kadar.


Demonax'ın Açlığı

 

Döneminin en önemli kanun koyucularından biriydi. Adı Solon ve Lycurgus ile birlikte anılıyordu. Arkadia'da yaşıyordu. Önemli reformlar yaptı. Döneminin en muteber insanlarından biriydi. İnsanları barıştırmak ve hukuk kuralları koymak ile uğraşıyordu. Herhangi bir ihtilaf çıktığında çözmesi için Demonax'a başvurmak bir adet olmuştu. Yaşlandığı zaman kendine bakamayacak hale geldiğinde Demonax kendisine baktı ve bu haliyle kimseye yük olmak istemediğine karar verdi. Yemek yemeyi bıraktı. Ölene kadar ağzına tek lokma koymadı. 100 yaşında öldüğünde, yemek yememek suretiyle intihar eden ilk insan olabilirdi.

Habere ifade bırak !
Habere ait etiket tanımlanmamış.
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve fisiltihaber.com.tr sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.