Buranın gizemi çözülemiyor!

Mekanlar 01.07.2020 - 17:50, Güncelleme: 30.06.2021 - 18:35
 

Buranın gizemi çözülemiyor!

Okyanusun ortasında kaybolmuş lavlardan oluşan bu küçücük adada bulunan Moai Heykelleri, binlerce yıldır gizemini koruyan yapılar olarak biliniyor. İşte abartılmış derecede uzun kulakları, güçlü çıkıntılı çeneleri, büyük başları ve kolsuz gövdeleri ile insanı etkileyen görkemli heykeller: Moai Heykelleri

Paskalya Adası, Şili'den yaklaşık olarak 3600 kilometre batıda, Pasifik Okyanusu'nun ortasında bulunuyor. Polinezya kökenli Rapa Nui halkının evi olan ada, Hollanda'lı denizci Jacob Roggeveen tarafından Paskalya günü keşfedildiği için bu ad ile biliniyor. Neredeyse hiçliğin ortasında olmasına rağmen önemli turizm noktalarından birisi olmasının sebebi, adanın dört bir yanında bulunan devasa taş heykeller.   20. yy'ın başlarında Sebastian Englert tarafından başlatılan ve Easter Island Statue Project ekibi tarafından yürütülen çalışmalarda toplam 887 heykel kayıt altına alındı. Toplamda ise 1000'in üzerinde heykel yapıldığı tahmin ediliyor.   Her birisi farklı ölçülerde olan heykellerin en uzunu 10 metre boyunda ve yaklaşık 75 ton ağırlığında. Yakın zamanda yapılan çalışmalarda bu kafaların aynı zamanda gövdeleri de olduğu anlaşıldı ve arkeologlar, heykellerin tamamının yeryüzüne çıkarılması için kazı çalışmalarına başladı.   Moailer abartılmış derecede uzun kulakları, güçlü çıkıntılı çeneleri, büyük başları ve kolsuz gövdeleri ile insanı etkileyen görkemli heykellerdir. İyice belirli olan göz delikleri ile düz burunları ile hepsi aynı biçimdedir.   Günyüzüne çıkarılan heykellerin bazılarında ise tuhaf bir şapka vardı. Bu şapkalar sadece adanın diğer tarafındaki kızıl taşlardan yapılmamış, aynı zamanda heykellere daha sonra eklenmiş gibi de görünmektedir.   Henüz gizemi tam olarak çözülemeyen heykellerdeki bu şapkalar araştırmacıların kafasında ayrı bir soru işareti daha oluşturdu.   Bu 12 tonluk "pukao" şapkaları, 4 metrelik bir heykelin tepesine nasıl ve neden çıkarıldı? Yıllarca süren bekleyişten sonra, Pennsylvania Eyalet Üniversitesi'nden arkeologlar sonunda davanın çözüldüğünü düşünüyorlar.   Bilim insanları bu konuyla ilgili hala tartışıyorlar, ancak genel olarak kabul edilen şey bu monolitlerin sallanma hareketiyle taşındığıydı. Bununla birlikte, bu taş ocağı, pukao şapkalarının işlendiği kırmızı cüruf ocağından 12 kilometre (7,5 mil) uzaktaydı. Journal of Archaeological Science 'da ayrıntılı olarak açıklandığı gibi, araştırmalar, şapkaların heykeller dikildikten sonra ve büyük olasılıkla ocaktan ham forma getirilip yerinde oyularak heykellere yerleştirildiklerini doğruladı.
Okyanusun ortasında kaybolmuş lavlardan oluşan bu küçücük adada bulunan Moai Heykelleri, binlerce yıldır gizemini koruyan yapılar olarak biliniyor. İşte abartılmış derecede uzun kulakları, güçlü çıkıntılı çeneleri, büyük başları ve kolsuz gövdeleri ile insanı etkileyen görkemli heykeller: Moai Heykelleri

Paskalya Adası, Şili'den yaklaşık olarak 3600 kilometre batıda, Pasifik Okyanusu'nun ortasında bulunuyor. Polinezya kökenli Rapa Nui halkının evi olan ada, Hollanda'lı denizci Jacob Roggeveen tarafından Paskalya günü keşfedildiği için bu ad ile biliniyor. Neredeyse hiçliğin ortasında olmasına rağmen önemli turizm noktalarından birisi olmasının sebebi, adanın dört bir yanında bulunan devasa taş heykeller.

 

20. yy'ın başlarında Sebastian Englert tarafından başlatılan ve Easter Island Statue Project ekibi tarafından yürütülen çalışmalarda toplam 887 heykel kayıt altına alındı. Toplamda ise 1000'in üzerinde heykel yapıldığı tahmin ediliyor.

 

Her birisi farklı ölçülerde olan heykellerin en uzunu 10 metre boyunda ve yaklaşık 75 ton ağırlığında. Yakın zamanda yapılan çalışmalarda bu kafaların aynı zamanda gövdeleri de olduğu anlaşıldı ve arkeologlar, heykellerin tamamının yeryüzüne çıkarılması için kazı çalışmalarına başladı.

 

Moailer abartılmış derecede uzun kulakları, güçlü çıkıntılı çeneleri, büyük başları ve kolsuz gövdeleri ile insanı etkileyen görkemli heykellerdir. İyice belirli olan göz delikleri ile düz burunları ile hepsi aynı biçimdedir.

 

Günyüzüne çıkarılan heykellerin bazılarında ise tuhaf bir şapka vardı. Bu şapkalar sadece adanın diğer tarafındaki kızıl taşlardan yapılmamış, aynı zamanda heykellere daha sonra eklenmiş gibi de görünmektedir.

 

Henüz gizemi tam olarak çözülemeyen heykellerdeki bu şapkalar araştırmacıların kafasında ayrı bir soru işareti daha oluşturdu.

 

Bu 12 tonluk "pukao" şapkaları, 4 metrelik bir heykelin tepesine nasıl ve neden çıkarıldı? Yıllarca süren bekleyişten sonra, Pennsylvania Eyalet Üniversitesi'nden arkeologlar sonunda davanın çözüldüğünü düşünüyorlar.

 

Bilim insanları bu konuyla ilgili hala tartışıyorlar, ancak genel olarak kabul edilen şey bu monolitlerin sallanma hareketiyle taşındığıydı. Bununla birlikte, bu taş ocağı, pukao şapkalarının işlendiği kırmızı cüruf ocağından 12 kilometre (7,5 mil) uzaktaydı. Journal of Archaeological Science 'da ayrıntılı olarak açıklandığı gibi, araştırmalar, şapkaların heykeller dikildikten sonra ve büyük olasılıkla ocaktan ham forma getirilip yerinde oyularak heykellere yerleştirildiklerini doğruladı.

Habere ifade bırak !
Habere ait etiket tanımlanmamış.
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve fisiltihaber.com.tr sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.