Şengül, Yaşasın 1 Mayıs, kahrolsun emperyalizm!

POLİTİKA 01.05.2020 - 12:05, Güncelleme: 30.06.2021 - 18:34
 

Şengül, Yaşasın 1 Mayıs, kahrolsun emperyalizm!

CHP Kahramanmaraş il başkanı Esat Şengül, 1 Mayıs işçi bayramı nedeniyle yazılı bir açıklama yaptı.

Başkan Şengül, “Ey emekçiler, işçi sınıfı, zulme karşı boyun eğmeyenler, zalimin zulmüne karşı haklarını alana kadar son bulmayacak bu onurlu mücadele.” dedi.   1 Mayıs ile ilgili geçmiş tarihte yaşanan olayları hatırlanan Şengül, şu açıklamalarda bulundu.   "Avustralya'lı Emekçiler, 8 saatlik iş gününü elde etme aracı olarak kullanma düşüncesi ilk kez 1856'da, işgünü lehinde gösteriler yaparak, toplantılar ve eğlenceler düzenleyerek, hep birlikte bir günlük iş bırakmaya karar verdiler. Emekçilere, kendi kendilerine kararlaştırdıkları bir anda, kitle halinde işi bırakmaktan daha fazla cesaret ve kendi gücüne güven duygusunu ne verebilirdi? Fabrikaların ve atölyelerin ebedi kölelerine, kendi öz birliklerini toplamaktan daha fazla ne cesaret verebilirdi? Böylece, Proleter bir kutlama günü düşüncesi hızla benimsendi ve Avustralya'dan diğer ülkelere yayılmaya başladı, ta ki sonunda tüm Proleter Dünya'yı fethedene dek.Yıllar önce Avustralyalı Emekçiler, aslında yalnızca bir günlük kutlama düşünmüşlerdi. Tüm ülkelerin İşçilerinin, 1 Mayıs 1890'da 8 saatlik işgünü için, hep birlikte gösteriler yapmasını kararlaştırdı. Kimse bu kutlamanın daha sonraki yıllarda da tekrarlanmasından söz etmedi.   Doğal olarak, kimse, bu düşüncenin bir şimşeğin çakışı gibi başarı kazanacağını ve işçi sınıfı tarafından kısa zamanda benimseneceğini önceden göremezdi. Bununla birlikte, 1 Mayıs'ın her yıl kutlanacak sürekli bir kurum haline getirilmesinin gerekliliğini herkesin kavraması ve hissetmesi için, 1 Mayıs'ın yalnızca bir kez kutlanması yeterli oldu. İlk 1 Mayıs'ta sekiz saatlik işgününün uygulanması talep edildi. Ama bu hedefe ulaşıldıktan sonra da, 1 Mayıs'ın kutlanmasına son verilmedi. İşçilerin burjuvazi ve egemen sınıf karşısındaki mücadelesi devam ettiği sürece, ve tüm talepleri karşılanmadığı sürece, 1 Mayıs, işçi sınıfının bu taleplerinin her yıl dile getirildiği gün olacaktır ve daha iyi günler doğduğunda, dünya işçi sınıfı kurtulduğunda, büyük bir olasılıkla insanlık o zaman da 1 Mayıs'ı, geçmişte verilen zorlu mücadelelerin ve çekilen acıların anısına yine kutlayacaktır.   Son olarak 1 Mayıs 1977 tarihinde Taksimde hayatını kaybeden emekçi canlarımızın anılarının önünde saygıyla eğiliyorum. Onlar bu onurlu direnişin ve mücadelenin simgesidir, zulme boyun eğmeyen devrimci bir dik duruşun adıdır. Ey Emekçiler, İşçi sınıfı, zulme karşı boyun eğmeyenler, zalimin zulmüne karşı haklarını alana kadar son bulmayacak bu onurlu mücadele.”  
CHP Kahramanmaraş il başkanı Esat Şengül, 1 Mayıs işçi bayramı nedeniyle yazılı bir açıklama yaptı.

Başkan Şengül, “Ey emekçiler, işçi sınıfı, zulme karşı boyun eğmeyenler, zalimin zulmüne karşı haklarını alana kadar son bulmayacak bu onurlu mücadele.” dedi.

 

1 Mayıs ile ilgili geçmiş tarihte yaşanan olayları hatırlanan Şengül, şu açıklamalarda bulundu.

 

"Avustralya'lı Emekçiler, 8 saatlik iş gününü elde etme aracı olarak kullanma düşüncesi ilk kez 1856'da, işgünü lehinde gösteriler yaparak, toplantılar ve eğlenceler düzenleyerek, hep birlikte bir günlük iş bırakmaya karar verdiler. Emekçilere, kendi kendilerine kararlaştırdıkları bir anda, kitle halinde işi bırakmaktan daha fazla cesaret ve kendi gücüne güven duygusunu ne verebilirdi? Fabrikaların ve atölyelerin ebedi kölelerine, kendi öz birliklerini toplamaktan daha fazla ne cesaret verebilirdi?


Böylece, Proleter bir kutlama günü düşüncesi hızla benimsendi ve Avustralya'dan diğer ülkelere yayılmaya başladı, ta ki sonunda tüm Proleter Dünya'yı fethedene dek.Yıllar önce Avustralyalı Emekçiler, aslında yalnızca bir günlük kutlama düşünmüşlerdi. Tüm ülkelerin İşçilerinin, 1 Mayıs 1890'da 8 saatlik işgünü için, hep birlikte gösteriler yapmasını kararlaştırdı. Kimse bu kutlamanın daha sonraki yıllarda da tekrarlanmasından söz etmedi.

 

Doğal olarak, kimse, bu düşüncenin bir şimşeğin çakışı gibi başarı kazanacağını ve işçi sınıfı tarafından kısa zamanda benimseneceğini önceden göremezdi. Bununla birlikte, 1 Mayıs'ın her yıl kutlanacak sürekli bir kurum haline getirilmesinin gerekliliğini herkesin kavraması ve hissetmesi için, 1 Mayıs'ın yalnızca bir kez kutlanması yeterli oldu. İlk 1 Mayıs'ta sekiz saatlik işgününün uygulanması talep edildi. Ama bu hedefe ulaşıldıktan sonra da, 1 Mayıs'ın kutlanmasına son verilmedi. İşçilerin burjuvazi ve egemen sınıf karşısındaki mücadelesi devam ettiği sürece, ve tüm talepleri karşılanmadığı sürece, 1 Mayıs, işçi sınıfının bu taleplerinin her yıl dile getirildiği gün olacaktır ve daha iyi günler doğduğunda, dünya işçi sınıfı kurtulduğunda, büyük bir olasılıkla insanlık o zaman da 1 Mayıs'ı, geçmişte verilen zorlu mücadelelerin ve çekilen acıların anısına yine kutlayacaktır.

 

Son olarak 1 Mayıs 1977 tarihinde Taksimde hayatını kaybeden emekçi canlarımızın anılarının önünde saygıyla eğiliyorum. Onlar bu onurlu direnişin ve mücadelenin simgesidir, zulme boyun eğmeyen devrimci bir dik duruşun adıdır. Ey Emekçiler, İşçi sınıfı, zulme karşı boyun eğmeyenler, zalimin zulmüne karşı haklarını alana kadar son bulmayacak bu onurlu mücadele.”

 

Habere ifade bırak !
Habere ait etiket tanımlanmamış.
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve fisiltihaber.com.tr sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.