Hatay'da yeni Keşif Noktası; Batıayaz Yaylası!
Hatay'da yeni Keşif Noktası; Batıayaz Yaylası!
Yayla turizmi söz konusu olduğunda, çoğu gezginin ilk aklına gelen yer Doğu Karadeniz oluyor. Ancak kültürel zenginliğiyle öne çıkan Hatay da bu konuda epey güzel seçenekleri bünyesinde barındırıyor. Ben de kentin sahip olduğu bu özellikten yola çıkarak, bugün sizlere Batıayaz (Teknepınar) Yaylası'nı anlatacağım. Şimdiden keyifli okumalar dilerim. Hatay'ın Samandağ ilçesinde yer alan Batıayaz Yaylası, doğal güzellikleriyle adeta bir cenneti andırıyor. Kurduğum bu cümle size biraz abartılı gidebilir.
Yayla turizmi söz konusu olduğunda, çoğu gezginin ilk aklına gelen yer Doğu Karadeniz oluyor. Ancak kültürel zenginliğiyle öne çıkan Hatay da bu konuda epey güzel seçenekleri bünyesinde barındırıyor. Ben de kentin sahip olduğu bu özellikten yola çıkarak, bugün sizlere Batıayaz (Teknepınar) Yaylası'nı anlatacağım. Şimdiden keyifli okumalar dilerim. Hatay'ın Samandağ ilçesinde yer alan Batıayaz Yaylası, doğal güzellikleriyle adeta bir cenneti andırıyor. Kurduğum bu cümle size biraz abartılı gidebilir.
Yayla turizmi söz konusu olduğunda, çoğu gezginin ilk aklına gelen yer Doğu Karadeniz oluyor. Ancak kültürel zenginliğiyle öne çıkan Hatay da bu konuda epey güzel seçenekleri bünyesinde barındırıyor. Ben de kentin sahip olduğu bu özellikten yola çıkarak, bugün sizlere Batıayaz (Teknepınar) Yaylası'nı anlatacağım. Şimdiden keyifli okumalar dilerim. Hatay'ın Samandağ ilçesinde yer alan Batıayaz Yaylası, doğal güzellikleriyle adeta bir cenneti andırıyor. Kurduğum bu cümle size biraz abartılı gidebilir.
Örneğin kışın kar örtüsü altındaki Batıayaz'a giderseniz, soluk kesici güzellikte manzaralar ile karşılaşabilirsiniz. İlkbaharda canlanan doğası sayesinde vahşi yaşam gözlemi için ideal kimliğe bürünen bölge, yazın dört bir yandan akan buz gibi kaynak suları sayesinde konuklarına serinleme fırsatı sunuyor. Sonbahar ise bana göre yaylayı ziyaret etmek için yılın en iyi dönemi. Çünkü yazın kalabalık atmosferi, yılın bu döneminde yerini inanılmaz bir sakinliğe bırakıyor. Dolayısıyla çevreyi tanımak için uzun yürüyüşlere çıkmak son derece keyifli hale geliyor.
Batıayaz Yaylası'nı Hatay gezilecek yerler listenize dâhil etmenizi önermemdeki ana neden, elbette sahip olduğu doğal güzelliklere ilk elden şahit olmanızı istemem. Lakin işin bir de yapılabilecek aktiviteler boyutu bulunuyor. Batıayaz, bu konuda da ziyaretçilerini fazlasıyla memnun ediyor.
Yaylaya dilerseniz tıpkı yerel halk gibi sadece piknik yapmak için gidebilirsiniz. Bu konuya yönelik ihtiyacınızı gidermek içinse köydeki satıcılara uğrayabilirsiniz. Gerçi piknik amaçlı bölgede zaman geçirmeseniz bile açık hava belirli bir süreden sonra acıkma hissi yaratıyor. Haliyle Akdeniz'e özgü birçok sebze ve meyve türünü yetiştirerek geçimlerini sağlayan köylüler, bu hissi bastırma konusunda adeta kurtarıcıya dönüşüyor. Eğer piknikle zaman kaybetmek istemezseniz, Batıayaz Yaylası'ndaki kahvaltı yerlerinden birine girebilirsiniz. Böylece çevreyi tanımaya çok daha rahat biçimde odaklanabilirsiniz. Yalnız bölgedeki patikaları arşınlamadan önce fotoğraf makinenizi yanınıza almayı ve hafıza kartınızda yeterince boşluk olup olmadığını kontrol etmenizi öneririm. Aksi halde çok pişman olabilirsiniz.
Zamanınız yeterince genişse ve bölgeyi enine boyuna tanımanın peşindeyseniz, Batıayaz'da kamp kurmayı da düşünebilirsiniz. Yayla, bu yönüyle yazın birçok özgür ruhu kendisine çekiyor.
Batıayaz Yaylası, çoğu türdeşi gibi sahip olduğu doğal güzellikler nedeniyle gerek yerli gerekse de yabancı gezginlerden yoğun ilgi görüyor. Ancak yanı başındaki köy sayesinde bölgenin kültürel zenginliği hakkında konuklarıyla paha biçilemez bilgiler paylaşmaktan geri kalmıyor. Hatay'ın çok kültürlü yapısını başarıyla yansıtan Batıayaz Köyü, bir Ermeni yerleşimi olarak kurulmuş. Gerçi günümüzde bu büyük topluluktan geriye yalnızca tek bir aile kalmış. Ancak asırlar boyunca bölgede kök salan kültürün izleri, Batıayaz Ermeni Kilisesi gibi yapılar sayesinde rahatça görülebiliyor.
İlk olarak 1918 yılında yapımına başlanan kilise, Ermeniler'in köyden ayrılmak zorunda kalması nedeniyle tamamlanamamış. 1939'da tekrarlanan bu süreç sonrasında ise deyim yerindeyse yapının yüzüne bakan olmamış. Ancak kilise, yarım kalmış ve kaderine terk edilmiş olmasına rağmen etkileyici yönleri ısrarla korumaya devam ediyor. Üstelik St. Pierre Günü kapsamında düzenlenen bazı etkinliklere ev sahipliği yapıyor.
Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.