Gladyatörler Hakkında Pek Bilinmeyen Özellikleri!

AKTÜEL 08.11.2021 - 20:09, Güncelleme: 08.11.2021 - 20:09
 

Gladyatörler Hakkında Pek Bilinmeyen Özellikleri!

Gladyatörler hakkında bugüne kadar pek çok efsane anlatıldı. Peki Antik Roma’nın vahşi dövüşçülerine dair “gerçekler” neydi?

Gladyatörler Her zaman Kölelerden Oluşmuyordu Bütün gladyatörler arenaya zincirler eşliğinde getirilmiyordu. Eski savaşçıların çoğu esir alınmış insanlardan ve suç işlemiş kölelerden oluşuyordu. Ancak mezar yazıtları, M.S. 1. yüzyıldan sonra bu demografik yapının değişmeye başladığını gösteriyor. Buna göre dövüşün ve kalabalık kitle tezahüratının cezbine kapılan sivil halk da gladyatörlüğe ilgi duymuştur. Zafer ve para kazanma umuduyla gladyatör okullarına gönüllü olmuşlardır.  Gladyatör Dövüşleri Esasında Cenaze Törenlerinin Bir Parçasıydı Birçok antik çağ tarihçisi, Roma oyunlarının Etrüsklerden alınma olduğunu söyler. Ancak şimdilerde çoğu araştırmacı gladyatör savaşlarının, varlıklı soyluların cenazelerinde sergilenen bir ailevi ayin olduğuna inanıyor. Gladyatörler Her Zaman Ölümüne Dövüşmediler Hollywood filmleri ve televizyon yapımları, gladyatörleri çoğunlukla ölümüne dövüşlerin yaşandığı arenalarda tasvir ettiler. Ama dövüşlerin çoğu aslında sıkı kurallar ve uygulamalar dâhilinde düzenlenirdi. Müsabakalar iki adam arasında tek bir dövüş şeklindeydi ve bu kişiler, benzer ölçülerde ve deneyimleri yakın savaşçılar arasından seçilirdi. Hakemler, ciddi yaralanmış birini tespit ettiklerinde müsabakayı derhal durdururdu. Dahası, izleyiciler sıkılırsa dövüşlerin berabere bitmesine karar verilirdi. Nadir durumlarda da eğer herkesi hayran bırakan bir dövüş sergilemişlerse her iki savaşçının arenayı terk etmesine izin verilirdi.  Meşhur Başparmak Hareketi Muhtemelen Ölüm Anlamına Gelmiyordu Eğer gladyatör ağır yaralanmış veya pes ettiğini göstermek için silahını bırakmışsa kaderi, seyircinin ellerine kalırdı. Kolezyum’da düzenlenen müsabakalarda imparator, yere düşen savaşçının öldürülüp öldürülmeyeceğine karar veren son kişiydi. Portreler veya filmler çoğunlukla seyircinin “başparmak aşağı” hareketi yaptığını gösterir. Böylelikle onuru zedelenmiş gladyatörün ölmesini istedikleri düşünülür. Ancak muhtemelen bu doğru bir bilgi değildi. Gladyatör Dövüşleri Farklı Sınıflara ve Türlere Ayrılmıştı M.S. 80’de Kolezyum açıldıktan sonra gladyatör oyunları serbest dövüş oyunlarından ustaca düzenlenmiş kanlı savaşlara evirildi. Dövüşçüler; puanlarına, yetenek düzeylerine ve deneyimlerine göre sınıflara ayrıldı. Çoğu, belirli bir dövüş ve silah biçiminde özelleşti. En yeteneklileri “thraeces” ve “murmillones” olarak biliniyordu. Bu dövüşçüler, kılıç ve kalkanla dövüşüyordu. Ancak arenaya at sırtında gelen “equites”ler de vardı. “Essedarii”ler, iki tekerli at arabalarında, “dimachaerus”lar da aynı anda kullandıkları iki kılıçla ortaya çıkardı.  Gladyatörler Bilinenin Aksine Nadiren Hayvanlara Karşı Savaşırdı Kolezyum ve diğer Roma arenaları çoğunlukla amansız hayvan avlarıyla ilişkilendirilirdi. Fakat bu avlara gladyatörlerin dâhil oluşuna pek az rastlanırdı. Vahşi hayvanlarla aşık atmak, “venator” ya da “bestiarii” adı verilen özel savaşçı sınıfının harcıydı. Bu kimseler geyikten devekuşuna, aslandan timsaha, ayıya ve hatta file kadar pek çok hayvana karşı savaşırdı. Kadınlar da Gladyatör Olarak Dövüşmüştü Kadın köleler düzenli olarak erkek eşlerinin yanında arenada belirirdi. Ama pek az vatandaş bunu kendi rızasıyla yapardı. Tarihçiler, ilk kadın gladyatörün ne zaman ortaya çıktığı konusunda emin değil. Ama kadınlar, M.S. 1. yüzyılda oyunlarda yaygın olarak görülmeye başlamışlardır. Bu kadın savaşçılar ataerkil Roma kültüründe ciddiye alınmamış olabilir.  Bazı Roma İmparatorları Gladyatör Dövüşlerine Katılmıştı Gladyatör oyunları düzenlemek, halkın sevgisini kolayca kazanmak için Roma imparatorlarının kullandığı bir yöntemdi. Ancak bazıları olayı daha ileri boyuta taşıdı ve dövüşlerin içinde bizzat yer aldı. Caligua, Titus ve Hadrian dâhil pek çok yönetici çeşitli arenalarda boy gösterdi. Elbette bu savaşların çoğu, sıkı denetim ve kontrol altında, köreltilmiş savaş aletleriyle gerçekleşiyordu. Mızrakla keskin nişancılık yapan İmparator Commodus çoğunlukla yüksek bir platformda duruyordu. Bu güvenli yerden ayıları ve panterleri öldürüyordu.  Gladyatörler Alt Sınıflar Arasında Büyük Bir Şöhrete Sahipti Genelde Roma tarihçileri tarafından vahşi barbarlar olarak anlatılsalar da gladyatörler daha alt kesim tarafından kahraman ilan edilmişti. Portreleri, pek çok açık alan duvarına asılmıştı. Çocuklar kilden yaptıkları gladyatör figürleriyle oynardı. En popüler gladyatörler, bugünün atletleri gibi çoğu ürünün tanıtımını yapardı.   
Gladyatörler hakkında bugüne kadar pek çok efsane anlatıldı. Peki Antik Roma’nın vahşi dövüşçülerine dair “gerçekler” neydi?

Gladyatörler Her zaman Kölelerden Oluşmuyordu


Bütün gladyatörler arenaya zincirler eşliğinde getirilmiyordu. Eski savaşçıların çoğu esir alınmış insanlardan ve suç işlemiş kölelerden oluşuyordu. Ancak mezar yazıtları, M.S. 1. yüzyıldan sonra bu demografik yapının değişmeye başladığını gösteriyor. Buna göre dövüşün ve kalabalık kitle tezahüratının cezbine kapılan sivil halk da gladyatörlüğe ilgi duymuştur. Zafer ve para kazanma umuduyla gladyatör okullarına gönüllü olmuşlardır. 


Gladyatör Dövüşleri Esasında Cenaze Törenlerinin Bir Parçasıydı


Birçok antik çağ tarihçisi, Roma oyunlarının Etrüsklerden alınma olduğunu söyler. Ancak şimdilerde çoğu araştırmacı gladyatör savaşlarının, varlıklı soyluların cenazelerinde sergilenen bir ailevi ayin olduğuna inanıyor.


Gladyatörler Her Zaman Ölümüne Dövüşmediler


Hollywood filmleri ve televizyon yapımları, gladyatörleri çoğunlukla ölümüne dövüşlerin yaşandığı arenalarda tasvir ettiler. Ama dövüşlerin çoğu aslında sıkı kurallar ve uygulamalar dâhilinde düzenlenirdi. Müsabakalar iki adam arasında tek bir dövüş şeklindeydi ve bu kişiler, benzer ölçülerde ve deneyimleri yakın savaşçılar arasından seçilirdi. Hakemler, ciddi yaralanmış birini tespit ettiklerinde müsabakayı derhal durdururdu. Dahası, izleyiciler sıkılırsa dövüşlerin berabere bitmesine karar verilirdi. Nadir durumlarda da eğer herkesi hayran bırakan bir dövüş sergilemişlerse her iki savaşçının arenayı terk etmesine izin verilirdi.


 Meşhur Başparmak Hareketi Muhtemelen Ölüm Anlamına Gelmiyordu


Eğer gladyatör ağır yaralanmış veya pes ettiğini göstermek için silahını bırakmışsa kaderi, seyircinin ellerine kalırdı. Kolezyum’da düzenlenen müsabakalarda imparator, yere düşen savaşçının öldürülüp öldürülmeyeceğine karar veren son kişiydi. Portreler veya filmler çoğunlukla seyircinin “başparmak aşağı” hareketi yaptığını gösterir. Böylelikle onuru zedelenmiş gladyatörün ölmesini istedikleri düşünülür. Ancak muhtemelen bu doğru bir bilgi değildi.


Gladyatör Dövüşleri Farklı Sınıflara ve Türlere Ayrılmıştı


M.S. 80’de Kolezyum açıldıktan sonra gladyatör oyunları serbest dövüş oyunlarından ustaca düzenlenmiş kanlı savaşlara evirildi. Dövüşçüler; puanlarına, yetenek düzeylerine ve deneyimlerine göre sınıflara ayrıldı. Çoğu, belirli bir dövüş ve silah biçiminde özelleşti. En yeteneklileri “thraeces” ve “murmillones” olarak biliniyordu. Bu dövüşçüler, kılıç ve kalkanla dövüşüyordu. Ancak arenaya at sırtında gelen “equites”ler de vardı. “Essedarii”ler, iki tekerli at arabalarında, “dimachaerus”lar da aynı anda kullandıkları iki kılıçla ortaya çıkardı. 


Gladyatörler Bilinenin Aksine Nadiren Hayvanlara Karşı Savaşırdı


Kolezyum ve diğer Roma arenaları çoğunlukla amansız hayvan avlarıyla ilişkilendirilirdi. Fakat bu avlara gladyatörlerin dâhil oluşuna pek az rastlanırdı. Vahşi hayvanlarla aşık atmak, “venator” ya da “bestiarii” adı verilen özel savaşçı sınıfının harcıydı. Bu kimseler geyikten devekuşuna, aslandan timsaha, ayıya ve hatta file kadar pek çok hayvana karşı savaşırdı.


Kadınlar da Gladyatör Olarak Dövüşmüştü


Kadın köleler düzenli olarak erkek eşlerinin yanında arenada belirirdi. Ama pek az vatandaş bunu kendi rızasıyla yapardı. Tarihçiler, ilk kadın gladyatörün ne zaman ortaya çıktığı konusunda emin değil. Ama kadınlar, M.S. 1. yüzyılda oyunlarda yaygın olarak görülmeye başlamışlardır. Bu kadın savaşçılar ataerkil Roma kültüründe ciddiye alınmamış olabilir. 


Bazı Roma İmparatorları Gladyatör Dövüşlerine Katılmıştı


Gladyatör oyunları düzenlemek, halkın sevgisini kolayca kazanmak için Roma imparatorlarının kullandığı bir yöntemdi. Ancak bazıları olayı daha ileri boyuta taşıdı ve dövüşlerin içinde bizzat yer aldı. Caligua, Titus ve Hadrian dâhil pek çok yönetici çeşitli arenalarda boy gösterdi. Elbette bu savaşların çoğu, sıkı denetim ve kontrol altında, köreltilmiş savaş aletleriyle gerçekleşiyordu. Mızrakla keskin nişancılık yapan İmparator Commodus çoğunlukla yüksek bir platformda duruyordu. Bu güvenli yerden ayıları ve panterleri öldürüyordu. 


Gladyatörler Alt Sınıflar Arasında Büyük Bir Şöhrete Sahipti


Genelde Roma tarihçileri tarafından vahşi barbarlar olarak anlatılsalar da gladyatörler daha alt kesim tarafından kahraman ilan edilmişti. Portreleri, pek çok açık alan duvarına asılmıştı. Çocuklar kilden yaptıkları gladyatör figürleriyle oynardı. En popüler gladyatörler, bugünün atletleri gibi çoğu ürünün tanıtımını yapardı. 

 

Habere ifade bırak !
Habere ait etiket tanımlanmamış.
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve fisiltihaber.com.tr sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.