Ölüm Hakkında Doğru Bilinen Yanlışlar!
Öldükten sonra tırnaklar uzamaz
Saçlar da öyle! Pek çok insan aksini düşünse de gerçek bu! Bazı insanlar, cilt hücrelerinin diğer organlar kadar oksijene ihtiyaç duyamadığı için öldükten sonra da tırnakların uzamasının mümkün olabileceğini düşünüyor. Ancak tırnakların uzaması için glikoza ihtiyaç var! Ölü bir insanın da glikozdan yoksun olduğu rahatlıkla söylenebilir!
Uykuda ölmek, her zaman huzurlu bir ölümün işareti olmayabilir
Tarih boyunca pek çok insan ne yazık ki korkunç şekillerde yaşamını yitirdi! Bu nedenle bir kişinin uyurken ölmesi, acısız ve huzurlu bir ölüm gibi görünebilir.
Ölüler sağlığa zararlı değil
Oysa pek çok insan aksine inanıyor. Bir cesedin yanında bulunmanın sağlık açısından tehlikeli olduğu düşünülüyor. Benzer şekilde cesetlerin bulaşıcı hastalık yuvaları olduğuna inanılıyor! Ancak gerçek biraz farklı. Evet, ölülerin yaşayanlara hastalık bulaştırma ihtimali var. Fakat son derece düşük.
Yakılan cesetler kül haline gelmez
Bir filmde veya dizide, bir insanın son isteğinin “küllerinin bir yere götürülmesi” olduğunu görmüşsünüzdür! Ancak gerçekte yakılan bir ceset tam olarak küle dönmez! Bir krematoryumda, cesetler yaklaşık 600 °C sıcaklığındaki fırınlarda yakılır.
Geçmiş dönemlerde ortalama yaşam süresinin kısa olması, yaygın bebek ölümleri ile alakalıydı. Örneğin Orta Çağ’da ortalama yaşam süresi otuzlu yaşlardaydı!
Ancak bu Orta Çağ’daki her insanın 30 yaşından önce öldüğü anlamına gelmiyor. Söz gelimi Orta Çağ’da 3 çocuklu bir ailenin ortanca çocuğu olduğunuzu düşünün. Büyük kardeşinizi 70 küçük kardeşiniz ise 1 yaşında ölmüş olsun! Bu durumda sizin ortalama yaşam beklentiniz 35 yıl olacaktı! İşte insanlık tarihinin uzak geçmişindeki ortalama yaşam süresinin düşük olması yaygın bebek ölümleri yüzündendi.