Masanın Hesabını Ödeyen Cengaverler!

O masada etkilemek istediği biri vardır.

Sen “oooo hesabı ödedi ooo ne güzel bedava yemek yedik” diye düşünsen de o yandaki sarışının ya da yakışıklının peşindedir. Akbabanın avının başında dönmesi gibi o da beğendiğini etkilemek için çeşitli numaralar yapıyordur. Belki de durumu o kadar iyi değildir ama sen çaktırma, teşekkür et, ekmeğine bak.

Kolay gaza geliyordur    

“Bize ne ısmarlıyorsun abi, bizi yemeğe çıkarsana abla” gibi tuzak cümlelere “ne isterseniz” cevabını veriyorsa, yandı!

Pozisyonu gereği ödeme yapmıştır.

Ben bu şirkette müdürüm, bunlar çalışan bir yere gidersek bunların yemeğini ben ödemeliyim diye kendince şartlanmış olabilir. Oysa sen de maaşlı çalışansın öde paranı çekil kenara değil mi, yok illa batacak.

Kredi kartına güveniyordur.

Kredi kartı bataklığında olsa da ona; abi, abla, bey, hanım gibi sıfatlar taktığınızdan dolayı bu ödemeyi onun yapması gerektiğini düşünüyordur. Hesabı nakit öde desen orada donup kalır, kredi kartından para çekilirken dua ediyordur.

İş bağlama umudu vardır.

Umut dünyasının kurbanıdır da diyebiliriz. Kaz gelecek yerden tavuk esirgemeyip sonra tavuktan da olur.

Ataerkil bir toplumda yetişmiştir

Erkek hesap öder, erkek para kazanır, erkek bunu bunu yapar gibi toplumsal baskılar hayatının her aşamasına hakim olduğundan para olmasa da gidip borç bulup hesabı öder. Sonrası tam bir dram.