Yapılan araştırmalar, koronavirüs (COVID-19) enfeksiyonuna karşı risk altında olan bireylerin genellikle 65 yaş ve üstü, kronik akciğer hastalığı, orta ve şiddetli astım, diyabet, kalp, karaciğer, kanser, HIV ve bağışıklık sistemi zayıflığı gibi şikayetlere sahip kişilerde daha sık görüldüğü söylemektedir. Tüm bunların yanında ortaya atılan bir iddia "cinsiyete bağlı olarak koronavirüs erkekleri daha mı fazla öldürüyor?" sorusuyla kafalarda yeni bir soru işareti oluşturmaktadır. 

Bilim adamları, enfeksiyonlara karşı kadınların bağışıklık sisteminin erkek bireylerden daha güçlü ve dayanıklı olduğunu belirtmektedir. 2019 yılının son çeyreğinde Çin'de ortaya çıkan ve SARS-CoV-2 adı verilen bir virüsün sebep olduğu yeni koronavirüs salgınında hayatını kaybedenlerin büyük bir çoğunluğun erkek olması "Koronavirüs (COVID-19) Erkekleri Neden Daha Fazla Etkiliyor" sorusunu yeniden beraberinde getiriyor. 

Koronavirüs cinsiyet faktörlerinden önce bu salgının üst solunum yolları enfensiyonuna yol açarak bağışıklık sistemi zayıf olan orta yaşlı ve yailı bireylerde çok ciddi risk oluşturduğunu hatta ölümüne sebep olduğunu unutmayınız. Son dönemlerde Sağlık Bakanlı tarafından yapılan açıklamalarda, koronavirüs enfeksiyonunun yalnızca 65 yaş ve üstü bireylerde değil, olası bir altta yatan hastalığa veya kronik rahastsızlıklara bağlı olarak da ciddi semptomlar gösterdiği söylenmektedir. Tüm bunların yanında yeni tip koronavirüsün çocuklarda herhangi bir ölümcül sonuç vermediği biliniyor.

Çin'de koronavirüsle mücadele kapsamında yapılan araştırmalar ve raporlar, erkeklerin kadınlara oranla koronavirüs (COVID-19) enfeksiyonuna karşı çok daha savunmasız olduğunu göstermektedir. Çin'li bilim adamlarının yaptığı rapolamalarda, erkek ve kadınların hemen hemen aynı oranda COVID-19 enfeksiyonuna yakalandığını ancak enfekte olan hastalarda ölüm oranının erkeklerde 2.8, kadınlarda ise 1.7 olduğunu saptamıştır.

Öte yandan yeni tip koronavirüs COVID-19 enfeksiyonundan önce dünyayı tehlikeye atan SARS-CoV ve MERS-CoV salgınlarına yakından bakıldığında, erkeklerin kadınlardan daha fazla etkilendiği bilinmektedir. Bazı araştırmacıların bilgilerine göre 2003 yılında ortaya çıkan şiddetli akut solunum sendromu (SARS-CoV) enfeksiyonuna yakalananların büyük bir ölçüde kadın olduğu ancak hayatını kaybedenlere bakıldığında 50'den fazla erkek birey olduğu söylenmektedir.

Yakın tarihte görülmüş bir başka koronavirüs salgını MERS-CoV (Orta Doğu solunum sendromu), 2012 yılında ortaya çıktığında aynı şekilde erkekleri daha fazla etkilemişti. Yapılan araştırmalarda MERS-CoV salgınında hayatını kaybedenlerin 32'sinin erkek, 25,8'inin ise kadın olduğu saptanmıştır. Diğer kaynaklar ise tarihin en acı pandemilerininde aynı şekilde erkekleri daha fazla etkilediğini söylemektedir.

Birçok araştırma erkeklerin kadınlara oranla daha az ellerini yıkadığını, daha az sabun kullandığını ve daha az sağlık yardımı aldığını gösteriyor. Bunlar hesaba katıldığında risk faktörü de doğal olarak artış göstermiş oluyor.