Tatlı esinti Karaburun!

Doğal yaşamı ve yereli koruyan özellikleri ile günümüz turizm trendlerini yakalayan bir keşif rotası.

 

Şimdilerde ulaşımın biraz daha kolaylaştığı ama eskiden İstanbul’un Şile ve Ağvası’na gidiyormuş hissini veren virajlı ve uzun yolu Karaburun’a varınca tüm zahmeti unutturuyor. İzmir’e 105 kilometre uzaklıkta olan, doğal güzelliğini koruyan bu küçük ilçede yaklaşık 10 bin kişi yaşıyor.

 

 

Çeşme ve Foça’ya komşu bu keyifli tatil kasabası için yola çıkmaya değer pek çok gerekçe var. Her şeyden önemlisi sakinlik ve huzur arayanlar için biçilmiş kaftan. Karaburun Yarımadası’na İzmir’den 1.5-2 saatlik bir yolculukla gidebilirsiniz. Düzenli olarak İzmir merkezden kalkan minibüs ve otobüs seferleri de bulunuyor. Urla-Karaburun arası çalışan bir otobüs hattı da mevcut. İlçe Burgaz, İskele, Kaza ve Bodrum olarak dört bölgeye ayrılmış durumda. Nisan ayından eylül sonlarına kadar gidilebilecek Akdeniz iklimi özelliğini fazlasıyla gösteren bir coğrafya. Şanslıysanız sayıları git gide azalan Akdeniz Foku ve Ada Martısı’nı da görebilirsiniz.

 

Karaburun’un yeşil bitki örtüsü, bakir koyları göz kamaştırıyor. Ege’nin şiir gibi tatlı bir esinti sunan bu keyifli yarımadası deniz tatili yapmak, dalış keyfi yaşamak isteyenler için de pek çok imkana sahip. Kuzey komşusu Midilli, batısında Sakız Adası olan Karaburun tam bir Ege güzeli. İlçenin plajları da keşif rotalarınız arasında mutlaka yer almalı. Ayıbalığı Koyu, Bodrum Plajı, Mimoza Koyu, Akvaryum Plajı gidilecek yerler arasında. Ayrıca trekking, fotoğrafçılık, bisiklet ve kick scooter ile keşif yapabilirsiniz. Adını bir festivale de veren Karaburun’un mis kokulu nergisleri ile de dikkat çekiyor.