Cebindeki Son Parayla Simit Alıp Sattı, Hayatı Değişti!

Dekorasyoncu Mustafa Tekçe (42) 12 yaşında cebindeki son parayla 1 tane simit alıp satarak başlamış olduğu ticarette, şu günlerde 81 ilden gelen siparişleri yetiştirmek için gece gündüz çalışıyor. Ticarete ilkokulda simit satarak başladığını belirten Tekçe, “Okula gitmek için çalışmak zorundaydım, cebimde sadece 1 tane simit alacak param vardı ve 1 tane simit aldım sattım. Sonrasında ayakkabı boyacılığı yaptım. Zamanla kendimi geliştirdim ve ticareti bana müşterilerim öğretti. Benim elimden tutan kimse olmadı, kaybede kaybede öğrendim. Hayalim 81 ili gezip ticaret yapmaktı ve bunu gerçekleştirdim. Şuan için yolu olan her yere sevkiyatımız var. Her zaman zoru seviyorum ve zoru başarmak istiyorum. Basit olanı herkes yapar, önemli olan zoru başarmaktır” diye konuştu. “İğle İplik Sattım Ama Nağmerde Muhtaç Olmadım” Ticareti müşterilerinden öğrendiğini ve elinden tutan kimsenin olmadığını için hayatta birçok şeyi kaybede kaybede öğrendiğini belirten Mustafa Tekçe konuşmasını şöyle sürdürdü: “İlk ticarete ilkokulda başladım, cebimde sadece 1 tane simit alacak param vardı ve 1 tane simit aldım sattım. Sonrasında ayakkabı boyacılığı yaptım. Ayakkabı boyayacak sandığım bile yoktu. Sonrasında iğne iplik sattım. İğne ipliği tane usulü satıyordum,çünkü toptan sattığımda kazancı olmuyordu. Zamanla kendimi geliştirdim ve ticareti bana müşterilerim öğretti. Benim elimden tutan kimse olmadı, kendi sermayemizi kendimiz çıkartmak zorundaydık. Pazar arabası aldık, sonra mobilet aldık, sonra taksimizi aldık ve il dışı pazarlarına çıkmaya başladım. Kahramanmaraş’tan Türkiye’deki marketlere, baharatçılara, bakkallara ürün veriyorum. İnsanlara tarihi hatırlatacak ürünler yapıyoruz. Bu öğrendiğimiz bilgileri kötüye kullandığımızda müthiş paralar kazanırız ama biz işin para kazanmasında değiliz. İnsanlara daha sağlıklı hizmet edebilmenin gayreti içerisindeyiz. Hayalim 81 ili gezmekti ve ben bunu gerçekleştirdim. Yolu olan her yere sevkiyatımız var. İşimizi severek yapıyoruz, yeniliklere ayak uyduruyoruz. Her zaman zoru seviyorum ve zoru başarmak istiyorum. Basit olanı herkes yapar, önemli olan zoru başarmaktır. Ben sınıf birincisi olmak istemiyorum, okulda birincisi olmak istiyorum.” “2007’de İflas Ettim Ama Pişman Olmadım” 2007 yılında müşterileri yüzünden iflas ettiği ancak iflas ettiği için asla pişmanlık yaşamadığını ve o dönemlerden dolmuşa binecek parasının dahi olmadığına değinen Tekçe şunları söyledi: “Yanlışı yapmayan doğruyu bulamaz. Her başarının arkadasında bir başarısızlık var. İflas ettiğimde kiralık bir yer buldum, topraklar içerisindeydi iş yerinde sabah 6 gece 12 çalışıyordum. Ürünlerimden 1 tane 1 tane sata sata bu günlere geldim. Tabiki çalışma şartlarımız çok zordu, farelerle arkadaşlık yaptık. İflas ettiğimizde dolmuşa binecek param yoktu, iş yerlerini tanıyorum ama dolmuş parası isteyemedim. Bir arkadaşımdan müşteriye ödeme yapacağımız söyleyerek 500 TL istedim. 500 TL’nin 5 TL sini dolmuş parası yaptım. O günün akşamında harcadığım 5 TL’yi geri ekleyerek arkadaşımın 500 TL sini geri verdim. Ben bu günlere kolay gelmedim, tırnaklarımla kazıyarak bugünlere geldim.Zor durumlarımda bana kendimden başka kimsenin desteği olmadı. Eğer bir yerde kaybettiysen insanlara size sıcakbakmıyor. Bir insan bedel ödemeden bir yerlere gelemez. Benim kendime en büyük destekçim mücadeleci olmam oldu. İflas ettiğimize evimiz arabamız elimizdeki her şey gitti ama mücadeleyi bırakmadık.Sipariş olmasa bile il il gezerek kendimiz tanıtıyorum, ürünlerimiz pazarlamaya çalışıyorum. 81 ilin 70 tanesini birebir gezim, siparişleri buralara kendim ulaştırdım.”