40 Parçaya Bölündük, Artık Yetmez Mi?

GÜNDEM 14.06.2019 - 10:09, Güncelleme: 30.06.2021 - 18:34
 

40 Parçaya Bölündük, Artık Yetmez Mi?

Yıllarca öyle dediler, böyle dediler, onu yaptılar, bunu yaptılar derken bir türlü ülke olarak istikrarımızı sağlayamadık. Ülkemizde ne zaman sular durulsa, ne zaman gelecek adına bir şey söylenmeye başlansa mutlaka birileri devreye giriyor ve işlerimiz allak bullak oluveriyor.

Bazı ülkeler uzay bilimine geçerken bizleri yıllarca başörtüsü, laiklik, sağcı-solcu olayları, Alevi-Sünni, Kürt-Türk, darbe ve darbe girişimleriyle susturmaya kalktılar. Ülke adına katma değeri yüksek ürünler üretelim dedik. Durun siz niye uğraşıyorsunuz ki biz bedava fiyatına veririz deyip bizi bağımlılığa alıştırdılar. Tarım yapalım dedik, saman ithal eder hale geldik. Avrupa Birliği dedik, bizi sokağına bile girdirmediler. Titreyip kendimize gelmeye çalıştıkça birileri sürekli narkoz verdi. Bu bazen en yakınlarımızdan geldi bazen ise en uzağımızdan. Etrafımızdaki düşmanlardan sağımıza solumuza dönemez hale geldik. Onların ekmeğine yağ sürer gibi bizleri kırk paçaya bölüp öyle yönetmelerine sessiz kaldık. Ve bizler yıllardır bölünmekten öyle çok yorulduk ki kim doğru kim yanlış bilemez hale geldik. Siyasi partilerin ise bir oy için enteresan kılıklara büründüklerine şahit oldukça geleceğe dair güven sarsıntıları yaşadık. Dedelerimiz geçmişte Hilal uğruna canlarını verdiler ama bizim çıkarlarımız için yapmadığımız işler, oynamadığımız oyun havaları, geçmediğimiz kırmızı çizgiler kalmadı. Ve geçmişte bazı yazılarımda bahsettiğim gibi siyasi partilerin hiçbirinin birbirinden neredeyse farkı kalmadı. İdeoloji, fikir particiliği mazide kaldı. O biraz sağa o biraz sola kaydı derken ortaya tatsız tuzsuz hormonlu bir şeyler çıktı. Geleceğe dair umutlarımız sönmeye başlarken, iyimser olmaya çalışmaktan başka elimizden bir şey gelmiyor! Artık bırakalım partizanlığı! Artık bırakalım ayrımcılığı! Artık bırakalım ötekileştirmeyi! Artık bırakalım adaletsizliği! Artık bırakalım liberal ekonomiyi! Artık bırakalım Amerikancı zihniyeti! Artık bırakalım Avrupa Birliği zırvalığını! Sarılalım birbirimize dosta güven, düşmana korku verelim. Bizler gerçekten A ya da B partili olduğumuz için hor görülmek istemiyoruz. Bir ve bütün olarak hür ve bağımsız yaşamak istiyoruz. Bizler neden Şehit Lider Muhsin Yazıcıoğlu’nun da savunduğu gibi Türk İslam Birliği'ni dillendiremiyoruz? Çünkü bağımlıyız, nefesimizi bile taksitlendirdik! Bu bağımlılıktan kurtulmanın yolu yerli ve milli üretimden geçiyor. Amerika ile S400 sorunu gündemdeyken neden bizler de Amerikan ürünlerini kullanmama kararı almıyoruz? Bir zamanlar Amerika ürünü olan iphone kullanmama kararı almıştık, neden çabucak gündemden düştü? İllaki devletimizin ABD ürünlerine karşı boykot yapmasına gerek yok, bunu halk olarak bizlerde yapabiliriz! Hadi sende söyle #ABDÜrünlerineBoykot
Yıllarca öyle dediler, böyle dediler, onu yaptılar, bunu yaptılar derken bir türlü ülke olarak istikrarımızı sağlayamadık. Ülkemizde ne zaman sular durulsa, ne zaman gelecek adına bir şey söylenmeye başlansa mutlaka birileri devreye giriyor ve işlerimiz allak bullak oluveriyor.

Bazı ülkeler uzay bilimine geçerken bizleri yıllarca başörtüsü, laiklik, sağcı-solcu olayları, Alevi-Sünni, Kürt-Türk, darbe ve darbe girişimleriyle susturmaya kalktılar. Ülke adına katma değeri yüksek ürünler üretelim dedik. Durun siz niye uğraşıyorsunuz ki biz bedava fiyatına veririz deyip bizi bağımlılığa alıştırdılar. Tarım yapalım dedik, saman ithal eder hale geldik. Avrupa Birliği dedik, bizi sokağına bile girdirmediler.

Titreyip kendimize gelmeye çalıştıkça birileri sürekli narkoz verdi. Bu bazen en yakınlarımızdan geldi bazen ise en uzağımızdan. Etrafımızdaki düşmanlardan sağımıza solumuza dönemez hale geldik. Onların ekmeğine yağ sürer gibi bizleri kırk paçaya bölüp öyle yönetmelerine sessiz kaldık. Ve bizler yıllardır bölünmekten öyle çok yorulduk ki kim doğru kim yanlış bilemez hale geldik.

Siyasi partilerin ise bir oy için enteresan kılıklara büründüklerine şahit oldukça geleceğe dair güven sarsıntıları yaşadık. Dedelerimiz geçmişte Hilal uğruna canlarını verdiler ama bizim çıkarlarımız için yapmadığımız işler, oynamadığımız oyun havaları, geçmediğimiz kırmızı çizgiler kalmadı.

Ve geçmişte bazı yazılarımda bahsettiğim gibi siyasi partilerin hiçbirinin birbirinden neredeyse farkı kalmadı. İdeoloji, fikir particiliği mazide kaldı. O biraz sağa o biraz sola kaydı derken ortaya tatsız tuzsuz hormonlu bir şeyler çıktı. Geleceğe dair umutlarımız sönmeye başlarken, iyimser olmaya çalışmaktan başka elimizden bir şey gelmiyor!

Artık bırakalım partizanlığı!

Artık bırakalım ayrımcılığı!

Artık bırakalım ötekileştirmeyi!

Artık bırakalım adaletsizliği!

Artık bırakalım liberal ekonomiyi!

Artık bırakalım Amerikancı zihniyeti!

Artık bırakalım Avrupa Birliği zırvalığını!

Sarılalım birbirimize dosta güven, düşmana korku verelim. Bizler gerçekten A ya da B partili olduğumuz için hor görülmek istemiyoruz. Bir ve bütün olarak hür ve bağımsız yaşamak istiyoruz. Bizler neden Şehit Lider Muhsin Yazıcıoğlu’nun da savunduğu gibi Türk İslam Birliği'ni dillendiremiyoruz? Çünkü bağımlıyız, nefesimizi bile taksitlendirdik! Bu bağımlılıktan kurtulmanın yolu yerli ve milli üretimden geçiyor.

Amerika ile S400 sorunu gündemdeyken neden bizler de Amerikan ürünlerini kullanmama kararı almıyoruz? Bir zamanlar Amerika ürünü olan iphone kullanmama kararı almıştık, neden çabucak gündemden düştü? İllaki devletimizin ABD ürünlerine karşı boykot yapmasına gerek yok, bunu halk olarak bizlerde yapabiliriz! Hadi sende söyle #ABDÜrünlerineBoykot

Habere ifade bırak !
Habere ait etiket tanımlanmamış.
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve fisiltihaber.com.tr sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.